Herkese merhaba, Tüm hayvanların en zekisi, iyiliğin ne demek olduğunu bilen insanoğluna bir baskı yöntemi uygulayarak onu otomatik işleyen bir makine haline getirenlere kılıç kadar keskin olan kalemimle saldırmaktan başka hiçbir şey yapamıyorum… . 1959 yılında Burgess'a ameliyat edilemez bir beyin tümörü tanısı kondu ve bir yıldan az ömür biçildi. İlk karısı Lynne'in geçimini sağlamaya kararlı olan Burgess 12 ay içinde beş buçuk roman yazdıktan sonra teşhisin yanlış olduğu anlaşıldı. Ne var ki artık tanınan bir yazar olmuştu. 50'den fazla roman ve kitap yazdı. Wikipedia İlk kez 1962 yılında yayımlanan #otomatikportakal kitabı baş karakter kendi de dahil olmak üzere dört kişilik çetesi olan on beş yaşında ki Alex’in ağzından okuyoruz. Karşımızda baskıcı bir yönetim var yani tam olarak #distopya ... Distopya’dan başka bir kelime ile ifade edemiyorum okuduğum dünyayı. Alex ve çetesi de aklınıza gelebilecek şiddetin her türlüsünü kadın, kız, yaşlı demeden uyguluyorlar. Çekirge gibi sıçrayan Alex sonunda hapistedir, yönetimin de bu tür insanları iyileştirecek bir programı vardır bunu ilk Alex’in üzerinde denerler. Onu bir makine biçimine sokup seçme hakkını da elinden alınmıştır. Sadece iyilik yapmakla görevli, küçücük bir makinedir. Alex artık özgürdür ama artık aynı kişi midir? Ya da özgürlük nedir? Ya da can çıkar huy çıkmaz mı? Toplum baskıya, sistemi eleştirel yönden ele alan eseri okurken rahatsız olacaksınız, duygularınız iyiyle kötü arasında salınım yaşayacak insanlığın geldiği bu noktada... Kitabı etkilenmeden okumak namümkün. Mutlaka okunması gereken edebiyat şahaserini iyi ki okudum, okumayanlara kesinlikle öneririm. Kitap ve sevgiyle kalın...

Otomatik PortakalAnthony Burgess · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200991,9bin okunma

·

1 artı 1'leme

·

25 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Um Ya