Bölge çalışmalarının yaygınlaşmaya başlamasıyla birlikte Türkiye, Batı dışı toplumlara gösterilen ilgiden payına düşeni aldı. Osmanlı İmparatorluğu'nun külleri üzerinde kurulduğu halde kısa sürede Batı'yı model alarak inşa edilen Türkiye Cumhuriyeti, II. Dünya Savaşı'nın ardından çok partili sisteme geçerken Soğuk Savaş taraflaşmasında kapitalist bloka dahil olmak konusunda tereddüt göstermedi. Bu özellikleri nedeniyle Türkiye, modernleşme kuramcıları tarafından ayrıksı bir "başarı" öyküsü olarak görüldü ve çeşitli araştırmalara konu oldu.