Düşünen Adam...Kendini Arayan İnsan.
Kitabı okumaya başlamam ve Seyit Ahmet Arvasiyi keşfetmem
Adımlar dergisinin bir köşesinde Salih Mirzabeyoğlunun okuma ile alakalı ile görüşleri ve önerileri yazısı sayesinde oldu...
Mütefekkir Salih Mirzabeyoğlu'nun cezaevindeyken İbda bağlılarına "Kendini Arayan İnsan var mı?" sorusuna kimseden cevap gelmeyince "Kendini arayan insan yok mu? demiş. Bu kıssayı dinlediğim zaman Seyyit Ahmet Arvasi'nin Kendini Arayan İnsan eserini okumaya karar verdim.
Bu kadar zor konuları,hem bir bütünlüge sadık kalarak ,hem de bu kadar berrak anlatabilen bir mütefekkire şahsen ben denk gelmedim şu ana kadar,
Sonuçta zihnin ve hayatın mücerret meselelerini
Dille aktarabilmenin zorluğu malum ... Ve genelde böyle bir meşakkate girişiyorsa bir mütefekkir.
Buna uygun bir dil de inşa etmek de zorunda kalıyor bu da haliyle okuyucuyu(en azından genel okur)için manaya ulaşmayı güçleştirebilmektedir
İşte bu noktada Seyit Ahmet Arvasi farkı veya kendi kullanımıyla subjektif değeri ortaya çıkıyor.
Tabi bu ifadeler Arvasiyi 300 kelimelik lügat haznesiyle anlaşılabileceği anlamı çıkmasın
Muhakkak ki Arvasiyi anlayabilmek için asgari düzeyde genel felsefik ve tasavvufi kavramlara aşinalığınızın olması ve en önemlisi anlama derdinizin olması gerekiyor.
Kitap girişinde insan ve heykeli konusturarak başlıyor Arvasi dolayısıyla madde ile manayı .
Ki bu diyaloglardan kitabın istikametini anlayabiliyorsunuz az çok.
Kitabın devamında ise tamamen kavramlar üzerinde ilerliyor zaten
Bilgi-intibak, Akıl-Zeka,Madde-Ruh vb.
Kavramlar kısmında
Kendine has bir yaklaşıma sahip olduğunu söyleyebilirim zaten benimde en verim aldığım kısım da kavramların kendi bağlı olduğu sabiteden yorumlayıp aynı kavrama daha önce hiç düşünmediğim yönleriyle değerlendirip kavramsal altyapımı zenginlestirmesi ve daha önce bazı kavramları birbiri yerine kullanma hatasından kurtarması oldu.
Kitapta altı çizili olmayan sayfa neredeyse kalmadı bende.
Hasılı çok doyurucu bir felsefik eserdi
Mutlaka öneririm, keyifli okumalar.