Başlık hiçbir kandırmaca içermiyor, kitabın içeriği tam olarak "konuşmanın imkansızlığı üzerine bir diyalog". Asıl dayanak kelimelerin herkes için, kendi deneyimlerine dayanan anlamlara sahip olması ve bunları bir başka kişiye olduğu gibi aktarmanın imkansızlığı. Herkesin bu kendine özel alanı dört duvarla çevrilmiş. Peki ne yapmalı? İmkansız diye vaz mı geçmeli? Hayır. Öncelikle duvarın farkına varmalıyız diyor yazar, onu kabul etmeliyiz. Sonra bu duvarı genişletmeyi denemeliyiz. Bu da başkalarını anlamakla mümkün. Başkalarını anlamak, onlar gibi hissedip düşünebilmek ile mümkün. Bu kendi yaşantımız içinde de mümkün ama asıl yöntemi de sanat. "Sanat insanı başka kişiliklere büründürür" diyor yani ama öyle bayağı bir cümle olarak değil, güzel güzel açıklayarak. Dört duvarımızı yıkmak mümkün değil, genişletmeye çalışıyoruz. Konuşmak, olduğumuz gibi karşıya geçmek imkansız ama dört duvarımız ne kadar genişse o kadar iyi anlar ve anlatabiliriz. Sadece konuşmakla da alakalı değil bu dört duvar. Dünyada olduğumuz yeri anlamlandırmak da onunla mümkün. Aslolan da bu çabamız. Sonunda bir hedefe ulaşmanın değil, yolda olmanın değerli olduğunu söylüyor. Güçlü ve olgun zihinlerin yazılarındaki yoğunluğa her zaman hayran oluyorum. Söylenen her bir cümle daha öncesinde üzerinde uzun uzun düşünülerek oluşturulmuş bir düşüncenin ürünü olduğunu belli ediyor. Hele bir de konu var olmak gibi temel meseleler ise... Zihninin içinde her şey bağlantılı ve bu bağlantılardan dilediğince bahsedebiliyor, onları kanıt gösterebiliyor. Şu kadarcık kitapta birbirinden farklı (yine de ilişkili) bunca konuya girip çıkmak çok güzeldi. Akışı hiçbir zaman kaçırmayışım bana ayrı bir keyif verdi. Diyalog halinde ilerliyor olmasının bunda etkisi büyük diye düşünüyorum. Sayfalarca daha sürse keyifle okurdum. Bahsi geçen pek çok konu beni güncel olarak huzursuz eden meseleler. Tabi ben üzerine düşünüp herhangi bir ilerleme kaydedemiyorum. Böyle bir şey olacak mı ondan da emin değilim. Bir başkasından dinlemek çok hoşuma gidiyor. Tek bir yaşantıya hapsolup kalmak beni çok zaman üzerdi. Kabullendiğimi sanıyorum ama daha çok bir yenilgi olarak. Kitapta geçen, "sanatla başka hayatlara dahil olma" konusu kafamda bir ışık yaktı ve çokça heyecanlandırdı. Belki kendime bir teselli buldum, belki de gerçekten işe yarayacak bir merhem. Bu kitabı tekrar okumalıyım. Evet, konuşmanın imkansızığı üzerine ama başka birçok konuyu da çok hoşuma giden şekillerde ele alıyor.

Konuşmanın İmkansızlığı Üzerine Bir DiyalogOsman Çakmakçı · İş Bankası Kültür Yayınları · 20211,129 okunma

10 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

hasci