Peyami Safa okuyanlar bilirler ki Cemile'de tıpkı diğer kitaplarında olduğu gibi oturduğu yeri beğenmeyen, halinden memnun olmayan, daha iyi bir hayatın peşinden koşan, modernizm meraklısı karakterlerden birisidir. Cemile ile söze başlarsak bu kız, henüz yirmi iki veya yirmi üç yaşlarında, dobra, güzel mi güzel bir kızdır. Keşke karakteri de güzel olsaydı, diyeceğiniz bu kız aslında bir delidir. Çocukluğundan beri erkek gibi davranır ve bu lakap ona verilir. Yalan söylemekten hoşlanmaz ama bin tane yalanın içinde yüzer. Bu durum onu rahatsız ettiğinden söylediği tüm yalanları büyük bir açık yüreklilikle itiraf eder. Millete ağzına geleni söyledikten sonra kimsenin ona bir şey dememesi sinirlerimi bozsa da Cemile karakterinden pek hoşlanmadım. Kıskançlığı ve tavırları o kadar boş ki kitabın içine girip kızın boğazına sarılasım geldi. Her türlü haltı yedikten sonra burnunun dikine gitmeye devam eden bu akıl almaz, histerik kız kitabın sonuna kadar sinirlerimi bozmaya devam etmişti. Kitap Cemile'nin uyanmasıyla başlar. Zengin bir ihtiyar bulup evlenmek ve yaşantısından kurtulmak ister. Tesadüfen karşılaştığın bir adamla baloya davet olunur. Tahsin Bey adında bir zat, tam Cemile'nin istediği gibi bir adamdır. Bu adamla evlenip mahalleden, komşularından kurtulmak ister. Başarır da fakat bir süre sonra yaşadığı hayatın çirkinliğini fark eder ve eski yaşantısını ister ama evleri o çok istediği yangınla yanıp kül olunca geriye dönemez.

Cumbadan RumbayaPeyami Safa · Ötüken Yayınları · 2020988 okunma

·

11 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Öylesine