Gönderi

Samimiyet ile laubalilik arasında ki çizgi..
Samimiyet dokunulmazlığı adı altında laubaliliklerin dozu giderek artıyor. Samimi gördüğümüz arkadaşlarımıza diğer insanlara yapamadığımız her şeyi yapar halde olmamızın kabalığından kurtulmamız gerekiyor... Bunu nasıl aşabiliriz ve karşımızdakini kırmadan nasıl söylemeliyiz ?
·
2 artı 1'leme
·
1.602 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
Esra okurunun profil resmi
düzgün bi üslupla söylenir buna rağmen alınıyorsa o onun sorunu ilişki kesilir
Zeynep Karakurt okurunun profil resmi
Kişisel sınırlar önemlidir. Gayet açık ve net dile getirmek gerek bence.
Ayşe okurunun profil resmi
Sana değer veriyorum ama hoşuma gitmiyor böyle şeyler derim :) devam edilirse mesafe bırakırım
Suna okurunun profil resmi
Bizim koyduğumuz mesafe neyse karşımızdaki bize ona göre davranır. Ben buna inanıyorum. Buna rağmen samimiyet adı altında istemedigimiz bir davranışa maruz kalırsak bu anında dile getirilmeli. Bana bu şekilde davranman beni rahatsız ediyor diyebilirsek tekrarı gelmez bence. Ama önce kendi davranış ve mesafemize dönüp bakmalıyız.
Esra okurunun profil resmi
Bizim davranışlarımız karşıdakinin sana nasıl davranacağını belirliyor. Bazen biz de kapılıyorsak bu samimiyete bir yerde durup tavrımızı değiştirmeliyiz ve böylece sözlü olarak uyarmamıza gerek kalmadan kendisi anlıyor.
Don Juanna okurunun profil resmi
Türkiye insanı bu konuda dünya lideridir
Asra Zifir okurunun profil resmi
O kişiyle arkadaş olmadan önce kriterlerimi sıralıyorum. Tam değerli olmadığı için söylemek zor gelmiyor, yük gibi hissettirmiyor ve daha bir bağ olmadığı için insanlar alınganlık yerine daha çok saygı gösteriyor. (Bunu yaptıkları için değil o potansiyelleri olursa diye söylerim.) Daha ilk konuşmalarda böyle hareketlere giriyorsa -yani samimiyet anlayışı ergenler gibiyse- konuşmayı kesiyorum. Çünkü buna hiç ama hiç tahammül edemem. Ve bu bir yaştan sonra uyarı verilecek bir olay değil, direkt ilişkiyi kestirecek bir olay. Sebebi de kişiliğe işlemiş hareketler uyarı değil uyarılar gerektirir. Başkalarının onları düzeltmelerini bekleyeceklerine kendi kendilerine el atsalar kırılmayacaklar. İnsanlar kendileriyle ilgilenmeyip, kendilerine değer vermeyip bunları başkalarından bekleme/isteme yüzsüzlüğüne giriyor. Onlar bile kendilerine bunları layık görmemişken biz niye layık görelim? Genel olarak insanları ama içinde en çok yorucuları -kişilikleri sıkıntılı olanları- sevmediğim için layık görmüyorum. Tahammül seviyem eksi sonsuz gibi bir şey. Böylelerse, bunu kendilerine yakıştırmışlar ki öyle davranıyorlar. Yakıştırmasalardı bu hâllere girmezlerdi. İnsanları uyarılarla ya da laflarla değiştirmek -anlık veya kısa süreli olanları saymıyorum ve çocuk olmadıklarını farz ediyorum- pek mümkün değil, anca onlar ve gerçekten isterse mümkün...
Emrah İdacı okurunun profil resmi
Yaptığı hareketlerin ve/veya eylemlerin toplamının laubali olduğunu bilmeyen yada laubali olduğunu farkedemeyen bireylerin farkındalık bilinci gelişmemiştir. Herkesin algı ve kavrayış seviyeleri farklıdır bilinciyle eleştri ile uyarılmalıdır. Durumun değişmediği durumunda ilişki toksik hale gelmiştir. Şu durumda toksik ilişkiyi hayatından çıkarmak pratik anlamda yerinde olacaktır.
Şirin Karadeniz okurunun profil resmi
Karşımdaki insanla ne kadar samimi olursam olayım bir çizgim var sevdiğim sevmediğim herşeyi bilir,bu durumda beni net bildiği için böyle birşeyle maruz kalmadım. Bence karşınızdaki kişi sizi tam tanımıyor yoksa rahatsız olduğun şeyi bilir ona göre davranır.Acık açık söyleyin.
11 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.