Zülfü Livaneli’nin birçok kitabını okuyup, neden bu zamana kadar Serenad’ı keşfetmemişim diye sordum kendime. Genel olarak Zülfü Livaneli’nin kalemini çok seviyorum. Ama Serenad , Okuduğum en iyi Livaneli kitabıydı diyebilirim. Bir aşk hikayesinin çok güzel anlatıldığı, tarihi olayların çok başarılı bir kurguyla aktarıldığı ve sadece bu yönüyle bile beni etkisi altına alan bir eser. Çok güzel bir aşk hikayesinin yanında Tehcir yasası, Struma Olayı, Mavi Alay, Yahudi soykırımı gibi birçok tarihi olaylara fazlasıyla yer verilmiş ve göndermeler yapılmış. Hatta çoğu zaman devletleri ağır şekilde eleştirdiğini görüyoruz. Ben kitabı Okurken aynı zamanda araştırma ihtiyacı duydum. Bu sayede Birçok tarihi olay hakkında geniş bilgi sahibi oldum diyebilirim. Mesela Nazi yönetiminden kaçan ve ülkemize gelen, ülkemizde bilim adına çok önemli gelişmelerin yaşanmasına vesile olan 40 Yahudi bilim adamını ayrıca araştırdım. Kitapta Olaylar İstanbul Üniversitesi halkla ilişkiler görevlisi Maya Duran’ın Amerika’dan gelen Alman asıllı profesör Maximillian Wagner ‘i karşılamasıyla başlıyor. Aynı zamanda Maya profesörle tanıştıktan sonra birçok yönden değişim içerisine giriyor. Profesör Max bir dönem İstanbul’da hocalık yapmıştır. Yıllar sonra İstanbul’a ikinci kez gelmiştir. Bir gün Maya’dan kendisini Şile’ye götürmesini istiyor. Maya profesörün isteğini yerine getiriyor, onu Şile’ye götürüyor. İşte o zaman 60 yıllık bir aşk hikayesinin perdesi yavaş yavaş aralanıyor. Maya sadece Max ‘ın başından geçenleri değil kendi ailesine yönelik bir çok sırrı da öğreniyor. Herkesin kütüphanesinde bulunması gereken eşsiz bir kitap bence.

SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020136,2bin okunma

·

61 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Asuman Özalp