Gençlik pek kısa süren ve ancak bir kez görülen bir düştür. Onun aldatışından uyandığın zaman uçurumun kenarında dönen başını iki elinin arasına sıkarak düşüneceksin. Gözlerinin önünde su gibi akan, feleğin çevirdiği bu sinema şeridinin karşısında hayatının tatlı ve acı demlerini anarak derin üzüntülere düşeceksin. Pek bayağı bir anlayışla, mutluluk saydığımız bu uzun ömürden bize kalan şey ancak bu anılardır. Sabah, öğle, akşam... Oyunun sonundasın. Ömrün pek parlak renkler içinde batmıyor. Hayatın bütün üzüntüleri o noktaya toplanarak seninle birlikte sönüyor.