"Hitler için çalışmak, hayatını onun için feda etmek, bütün Almanların yaptıkları şey bu değil miydi? Ama zehirli bir yiyeceği sindirmek ve bir tüfek atışı ya da bir patlama yüzünden değil de bu nedenle ölmek, Joseph'in kabul edebileceği bir şey değildi. Bir iniltiyle giden bir hayat, görünmeden can vermek. Bir kahraman değil,bir sıçanın ölümü. Kadınlar kahraman olarak ölmezlerdi."
Uluslararası en çok satanlar listesinde
Suç ortaklığı ,suçluluk ve hayatta kalma hakkında kışkırtıcı sorulara yol açan,akıldan çıkmayan gerçek bir hikaye!
Anne ve babası ölmüş olan Rose, yanında çalıştığı George'ye aşık olur ve evlenirler. George bir süre sonra savaşa gider. Kocasının ailesiyle yaşamaya başlayan Rose, belediye başkanın bildirmesi üzerine bir sabah SS subaylarının eve geldiğini görür. Hitler'in ceşnicisi olarak kaydedildiğini öğrenir.
Kendisi dışında 9 kadın daha Kurt'un inine gidip her gün üç öğün ondan önce onun yemeklerini yerler.
Her gün belki de öleceklerini bile bile, ölmelerine sebep olabilecek yemekleri yemeye zorlanırlar. Hitler aşığı fanatikler bunu seve seve yaparlar ancak Rose gibi Nazi olmadıklarında ısrar edenler de vardır. Kadınlar aralarında gruplaşırlar. Kadınlar arasında gelişen ilişkiler, nerdeyse kardeşliğe uzanan hikayeleri etkileyiciydi. Sırların, küskünlüklerin de yaşandığı olaylarda herkes tarihin neresinde yer alacağını sorgular.
Kitap ile ilgili olarak arka kapaktaki not üzerine şunları da yazmadan bitirmeyeyim:
Hitler'in yaşayan son çeşnicisi Margot Wölk yaşadıklarını kimseye anlatmamış fakat 96 yaşında,bunu halka açıklamaya karar vermiş. Ancak hikayesini anlatamadan ölmüş. Yazarımız,Margot'un gerçek hayat hikayesinden yola çıkarak bu kurgu romanı yazmış.Emeğine sağlık,iyi ki yazmış.
@herayokuyanlarkulubu
@ogretmennanneee
Tavsiyesi ile okudum
@salonyayinlari
@rosella_postorino