Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

272 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Tanrı'nın özelliğinin peşine düşme, bir bilgiye, yetiye sahip olma hikâyesi daha. Mary Shelley ve arkadaşları bir akşam otururken Lord Byron "Hepimiz bir hayalet öyküsü yazalım" der ve teklifi kabul edilir. Bunun üzerine Mary Shelley düşünmeye başlar. O kadar kendini vermiştir ki bu fikre, gece uykusunda "yaratacağı" şeyi görür. Elbette bunu karabasan olarak tanımlar fakat artık emindir yazacağı hikâyeden. Evet böyle başlar Frankenstein'ın yolculuğu. Kitap mektuplar ile başlar. Bakıldığında asıl kahramandan çok uzak olan birinin ağzından olaylar aktarılır. Kitapta üç anlatıcı vardır ve bunlardan birisi de Walton'dur. Kendisi bir denizcidir ve aslında o da bir bilginin peşindedir. Daha sonra Frankenstein ile karşılaşırlar ve ondan "yaratığın" oluşumunu ve olayları öğreniriz. Bakıldığında Frankenstein olayların nedenini sorgulayan birisiyken yaratık da varoluşunu sorgular. Frankenstein yaratma arzusu ile farklı bedenleri birleştirip ortaya bir "yaratık" çıkarır. Birnevi Tanrı rolüne bürünür fakat daha sonra yaptığından pişmanlık duyar, Tanrı olma rolü ona ağır gelir ve yarattığı şeyden kurtulmak ister, onu reddeder. Fakat artık o vardır, yaşamın içindedir. Kitabın alt metnine baktığımızda "öteki" sorununa ve dahası ırkçılığa da değindiğini görürüz. Yaratık nitekim ötekidir ve diğer insanlar tarafından kabul görmez ve dışlanır. Ne de olsa o daha en başından kendi yaratıcısı tarafından kabul görmemiştir, başka insanlar nasıl onu kabul etsinler ki? Böyle düşünür yaratık ve onu istemeyenlerden intikam almaya karar verir ve böylece biz trajediye tanıklık ederiz. Baktığımızda "yaratık"a merhamet etmek absürt gibi durabilir fakat okuduğumuzda bir acıma duygusunun da oluştuğunu söylemeliyim. Sonuçta dünyaya o gelmek istemedi o bir deney sonucu bu dünyaya atıldı ve daha sonra reddedildi. Kitapta birçok göndermelerini olduğunu söylemekle beraber yaratığın okuduğu kitaplara baktığımızda da bizlere birçok ipucu sunar: Goethe'den Genç Werther'in acılarını, John Milton'dan Kayıp Cennet'i ve Plutarkhos'tan Hayatlar kitabını okur. Bununla birlikte Promethus olarak adlandırılmasının sebebi olarak da Tanrı'nın yetisinin insana verilmesi üzerinden yorumlayabiliriz. Nitekim Promethus, Zeus'un ateşini çalıp insanlara vermiştir. Bakıldığında özellikle 18.yy.da yazılmış birçok kitapta da gördüğümüz gibi Tanrı'nın yerine geçmeye çalışanlara olan hazin sonun Frankenstein'nın da başına geldiğine şahit oluruz. Dönemine göre özellikle kadın bir yazar tarafından yazılan bu kitabın "Fantastik roman"ın ilki olduğu söylenir. Bununla birlikte bir kadın tarafından yazıldığı için de feminist edebiyatın da öncüsü olarak kabul edilir. Elbette birçok film uyarlaması vardır fakat hiçbir zaman kitap seviyesine ulaşamayacaklarını özellikle de yaratığın duygusal aktarımı konusunda geri planda kaldıklarını söylemeliyim. Keyifli okumalar
Frankenstein ya da Modern Prometheus
Frankenstein ya da Modern PrometheusMary Shelley · Can Yayınları · 201813,9bin okunma
·
37 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.