Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

“Erkeksin, dedik. Benden sonra bu konağın ağalığını sen götüreceksin inşallah. Oğlum, Ağa demek adam soymak demek değildir. Eşraf demek köylünün kentlinin kanını emmek, onları sokakta gördü mü horlamak, üstten bakmak hiç değildir. Eşrafı, şerefli olanlar demektir diye biliriz biz. Eşrafın Ağası, köylü kentli, sokakta gördüğün adam dertliyse gülemez, açsa doyamaz, çıplaksa giyemez. Eşrafın Ağası bir ateşten gömlektir oğlum giyebilene aşkolsun. Ama şimdilerde Ağa takımı soyguncu olmus, kıyıcı olmuş Allah kahretsin; sel gider kum kalır derler. Onun için sen bu ulu osmanlının kötü artıklarını örnek bellememelisin, aslını unutmuş it sürüleri adam olana örneklik edemez, lâfı dağıtmayalım…” “Ağalık yürekle olur aslan oğlum benim” dedi inana güvene; “Ağalık beden gösterişiyle, kılıkla kıyafetle, lâfla olmaz. Kılığı kıyafeti yerinde, bedeni gösterişli, ağzı da laflı diye her eşrafa Ağa demek şimdilerde moda oldu, yüreği köpek yüreği olanlar Ağa bilindi. Bilindi diye o eşraf piçlerine benzersen sen de, yine iki elim yakanda olacaktır Âhirette unutmayasın. Ağa emanetçidir. Bil ki emanetçiler bile Ağadan kârlıdır. Ağanın kârı olamaz. Can Tanrının mı? Tanrının tabii, sendeki emanetidir. Tanrının emaneti olan canı görüp gözetmedin mi zararı kimedir? Sana değil midir? İşte onun gibi mal da Tanrınındır, Tanrının emanetidir. Görüp gözetmedin mi zararı sana olur. Malın asıl sahibi Tanrı sana kendi kullarını, kendi canlarını ezesin, soyasın diye emanet etmemiştir. Ulu Osmanlı ceddimiz böyle bildi bunu. Can emanetini günü geldi mi karşı çıkmadan teslim ediyor musun? Ediyorsun. Öyleyse mal emanetini de Devlet istedi mi Devlete, Millet istedi mi Millete devredeceksin… türedi ağalardan, yeni yetme soysuz eşraftan olursan yazık! Köksüz ağaç yıkılır, kurur, çürür. Yıkılıp kurumasına çürümesine yanmam ben, çevresini de çürütür, filizleri öldürür. Söyleyeceğim bu kadar.“
Sayfa 161Kitabı okudu
·
16 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.