Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Böylece bir köle olan Anuştigin'in, Selçuklulara tam bir sadakatle bağlı, dıni ve iktisadi bakımdan çok önemli bir bölge olan Hârizm'i kendi ailesinde muhafaza etmesini bilen bir evlada, Kutbuddin Muhammed'e sahıp olmasıyla başlayan Hârizmşahların bölgedeki maceraları, bundan sonra beş Hârizmşahla devam etmiş olmaktadır. Atsız, babasının yolunu takıp etmekle birlikte, bağımsız bir devlet kurmak fikrini daima önde tutmuş ve hudut vilayetinden bir devlet çıkarmak içın son nefesine kadar yorucu ve yıpratıcı bir mücadeleyi sürdürmüştür. İl Arslan dönemini devletin rüşte eriş devresi olarak nitelemek mümkün iken, bunu takip eden Alaaddin Tekiş Hârizmşahları imparatorluk haline getirmiştir. Onun dönemi her yönüyle Hârizmşahların en olgun çağıdır. Fakat Sultan Tekiş'in siyasi görüş ve idare kabiliyetinden mahrum oğlu Muhammed Hârizmşah bu avantajı gerektiği şekilde değerlendirememiştir. Üst üste parlak zaferler kazanmış, sınırlarını süratle genişletmiş ve fakat gelişen şartlara ülkenin idari düzenini uyduramamıştır. Muhtar sayılabilecek bir eyaletten, uzun mücadelelerden sonra, önce tâbi bir devlete, nihayet bu devlet Horasan, İran ve Irak'ta Selçuklulara varis büyük bir imparatorluk haline getiren Hârizmşahlar, geniş imparatorluklarının parçaları arasındaki bağı yeteri kadar kuramamışlardı.
·
37 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.