Çırpınıp İçinde Döndüğüm Dünya ne iyi geldi .. Bu kitapla birlikte net olarak söyleyebilirim ki ben deneme türü yazıları çok seven bir okurum, ve bir gün yazacağım o kitap deneme türünde olacak ..
Çırpınıp İçinde Döndüğüm Dünya yı okurken birden fazla duyguya kapıldım. Yine eşi, kıymetlisi Ömür Hanım vardı, ona olan özlemi, onsuz geçen günlerin sevimsizliği, kavuşma ümidi. Şiir vardı, şair olmak vardı. İnsan olmak vardı, insan ilişkileri vardı. Bir de siyaset vardı ki, altını ayrı, üstünü ayrı çizdim o satırların. Her sayfada ayrı bir cümleye tutuldum. Sanki onun ses tonuyla takip etti gözlerim satırları. Korkusuzca kaleme aldığı 1993 Sivas Katliamı yazısını nöbette, gece 03 saatlerinde dudaklarımı ısırarak okudum. Sonra sayfa bulanıklaştı, cümleler karıştı. “Dönüp elli yıla varan zamana bakıyorum. İçimde göllenen güzel acılara, ıslık çalan sokaklara, saçlarını duvarlarda tarayan arkadaşlarıma. Derinlerde bir çocuk sessizce fısıldıyor: İyi ki şiir yazmışsın. İyi ki yazmışım diyorum ben de. İyi ki kalbim, dünyanın bütün mazlumlarının kederiyle ve sevinciyle çarpmış. İyi ki gaz lambasının duvarlara çizdiği o büyülü resimlerin zamanında büyümüşüm. İyi ki devrim düşüncesi beni insanların acılarına ve rüyalarına getirmiş. İyi ki Ömür Hanım, o büyük yalnızlıkta elimden tutmuş. İyi ki elma bahçelerinin, üzüm bağlarının, mısır püsküllerinin kokularıyla sabahlara çıkmışım. İyi ki.. “ diyor bir defasında.. Evet iyi ki .. İyi ki harflerden bir insan olmuşsun. Ömrün sağlıklı olsun, ömrün uzun olsun ..