Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

372 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Vahşetin Uğultusu diyeceğim izninizle..
Agota Kristof
Agota Kristof
Çünkü vahşetin tam ortasındayız, bilinmeyen bir ülkede bilinmeyen bir zamanda sadece tahmin edebileceğimizi umduğumuz bir savaşın ortasındayız tüm çirkinliği ile. Savaş, yoksulluk, yoksunluk, yıkım, açlık, sefalet, çürümüşlük, göç, kimliksizlik, ensest ilişkilerin pisliği içinde üstümüz başımız. Ve okumaya devam ediyoruz. Okudukça fark ediyoruz ki gerçekle ile yalan iç içe geçmiş ve bundandır ki bir süre sonra sendelemeye başlıyoruz. Zira kitap çok sert. Duyguları alınmışçasına yazmış Agota. . Büyük şehirde gittikçe şiddetlenen savaş tanıştırıyor bizi ikizlerle. Cadı anneannelerin yanına bırakılmış ve adlarının ne olduğunu ancak ikinci kitapta öğrenebildiğimiz ikizlerin gözünden tanıklık ediyoruz yaşananlara, yaşadıklarına ve de kendilerinin diğerlerine yaşattıklarına... Ya da acaba mı demeliyiz bu noktada..¿ . Kitabı anlatabilmek bir hayli güç,aklınızla oynayan bir olay örgüsü var karşınızda. Otobiyografik unsurlar taşıdığı muhakkak, ne ki şunu da söyleyebilirim belki rahatlıkla.. Kurgu ve gerçek o kadar katman katman iç içe geçmiş ki, trabzansız kalmış hissediyorsunuz kendinizi.. Zira okur olarak birinci kitap #büyükdefter'den ikinciye geçtikçe tekilleşen anlatıcı, üçüncü kitap da bizi başka bir yerden karşılamaya gelecek.. Belki de bundandır ki kitaptan ayırmış olduğum iki alıntı bana ve hislerime yol gösterecek, ne okuduğuma dair, şaşkınlığıma dair.. . Belki de cidden güzelleştirmesi gerekiyordu, olayları oldukları gibi değil de olmasını istediği gibi anlatması gerekiyordu. Ne ki unuttuğun bir şey vardı belki de; ikisi birbirinden, biri diğerinden vahşi olmaya devam ediyordu. Evet bana hissettirdiğin bu. Ve okudum seni Agota, okudum seni ve kalemini.. "Ona gerçek hikayeler yazmak istediğimi söylüyorum, ama bir an geliyor, hikaye gerçekliği yüzünden katlanılmaz oluyor, bunun üzerine hikayeyi değiştirmek zorunda kalıyorum. Kendi hikayemi anlatmak istediğimi söylüyorum ona; ama yapamıyorum, cesaretim yok, hikayem çok canımı acıtıyor. Bunun üzerine her şeyi güzelleştiriyorum. (Syf:267)" "Sarah doğmamıştı ama. Demek sizin yüzünüzden. Bütün bunlar sizin yüzünüzden oldu. Yeşil panjurlu evdeki mutluluk savaş sırasında, hatta savaştan sonra devam edebilirdi. Siz olmasaydınız babam ölmez, Annem delirmez, kardeşim sakat kalmaz, ben yalnız olmazdım." (Syf:344)
Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan
Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan
Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan
Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü YalanAgota Kristof · Yapı Kredi Yayınları · 20193,048 okunma
·
13 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.