İlk yazardan başlamak istiyorum, iş arkadaşımda çok kitabı var ve yazarın dili bana hep fazla sakin geliyordu. O yüzden kitaplarını okumaya yeltenmemiştim. Bugün bu kitabı yeni gördüm ve ödül kitabı olsun bugün dedim.Kolay bir dil ile bir günde bitebilecek bir kitap yazmış yazar. Durum değerlendirmeleri çok hoşuma gitti, okurken karakterleri oturtmak ve verilen mesajı almak için kitabın sonuna kadar beyninizi yormanıza gerek olmamasına ve sizi o düşünceden o düşünceye sürekleyecek olmamasını oldukça başarılı buldum. Kitap aslında narsist bir birey ve peşindeki olay örgüsü üzerinde güzel incelenmiş olsa da ilişkiler yumağında kadın ve erkek dünyasındaki yeterlilik kriterlerini ve hangi imkanda olursan ol içindeki yeterlilik yoksa kendini sevmemenin ne kadar uç boyutlara varabileceğini çok güzel işlemiş. Aslında günümüzdeki hem fazla hırsı, hemde fazla kabullenişçiliği çok güzel işlemiş. Gerçeklerden kaçma ve kendimizi küçültme şemamızın aslında nasıl devreye girdiğini ve ne kadar saçma olduğunu her durumda göz önüne almış bulunuyor. Özellikle "mavi gölgeli adam" karakterinin dahil olduğu noktadan sonrası çok güzeldi. Sorunları uzun uzun anlatıp, çözümün bir kaç sayfada gerçekleşmiş olması da çok güzel. Hayatta biraz böyle aslında kimi mutlu görüyorsak hemen onun hayat planına endekslenip bu hayata varırsam mutlu olabilirim diyip, o noktaya gelme şeması. Aslında orada farketmediğimiz kısım, mutlu bir insan için biz yine yokuz, o almak istediğimiz duyguyu,bu kararı aldığımızdaki halde olan insanlar veriyor. Birde narsist bile olsan, doğrunu yaşadığın sürece başarılı hissettiğini çok güzel işlemiş. İnsanların yanlış yaptığında ama böyleydi, şöyleydi diye temizleme ihtiyacı hissettirmeye çalışan bir düzende bir insana bunun yanlış olduğunu hissettirmesi de toplumda ihtiyaç olan bir kısıma dokunmuş. Her alıntısı da yerindeydi fakat Mevlana alıntıları çok yerindeydi. Aslında Aleyna, Melike hanım, Ertan evet üzücü bir halde ama ben en çok Azize'nin hissettiklerini düşünmeye çalıştıkça irkildim. Hayatta bütün potansiyelini eşlikçi olduğuna inanması ve normalde çetin gibi biriyle yaşadığı bir ilişkide bir kadının depresif, odasına kapanmış ve sadece çetinin yanında nefes almasını beklerken, çetinsiz nefes alamıyorken dahi ev olaylarında bu kadar oradan oraya koşması aslında içinde temizlemeye çalıştığı yanlışlığı fazlasıyla bildiği fakat görecek cesaretinin olmaması çok etkileyiciydi. Bence bu yüzden çetini geride bırakıp, müthiş şekilde toplayıp kendini bulabildi. Burası çok cinsiyetsiz, umarım kalbi iyi olan herkes kendini bulup, öyle yaşar temennisi ile.

Gitmeli Miyim Kalmalı MıyımHakan Mengüç · Destek Yayınları · 20211,287 okunma

·

58 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Aleyna Burunsuz