Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

86 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Her Şeyin Olduğu Hayatta Hiçliğe Adanmış Bir Hayat
Kitaptaki her bir satırın günlük hayatlardan izler taşıdığı ve ayrıca insanın kendi içinde olan içsel sıkıntılarına değinen üst düzey teknikler uygulanmış okuyucuyu akıcılığıyla kitaba bağlayan modernist bakış açısıyla yazılmış eserde 7 bölüm eseri oluşturmaktadır bu bölümlerden bir tanesi İmroslu
Tuğba Saydam
Tuğba Saydam
Hector’un hikâyesi bu hikâye sarmal bir şekilde öykümüzün akışına ustaca örülmüş, diğer bölümlerde ise kadının sosyal hayattaki maruz kaldığı psikolojik baskılar, insanların birbirine benzeme çabaları popüler kültürün kölesi olmaları hikâyemizde çok güzel yer bulmuştur. Yer yer hikâyelerin içinde farklı edebi eserlerden alıntılar göze çarpmaktadır. Bu teknik çok muntazam bir şekilde uygulanmış ve öyküyü bir üst seviyeye taşımıştır. Genç kadının tarihsel ve kurgusal kararkterleri günümüze uyarladığı hikâyelerin bilinç akışı tekniği ile yazılması sayfalarda adeta bir sörfçü olduğumuzu hissettiriyor. -İnsanın aileden gelmesi gereken bazı duygular zamanında gelmeyince ve onun yerine kötü duyguları yerleştirince ileriki yaşlarda sosyal hayatta içine kapanık bir birey olmasına ve toplumda baskı görmesini(zilli Fatma) ve bundan dolayı kendisine cezalar vermenin çok yerinde kararlar olduğunu düşünüyor. Bunu şu kesitten anlayabiliriz: ‘’Onun kafasında gezenler kadar hiç kimse onu yaralayamazdı. Yürüdüğü yol ona hiç bitmeyecekmiş gibi görünürdü, nefesi daraldı, yere yığılmamak için kendini zor tutuyordu.’’ Ve annesinin ona sarf ettiği bu cümleler kulaklarında yankılanarak: ‘’Kırıta kırıta yürüdüğün için insanlar sana bakıp duruyor. Eve gidince bacaklarını kıracağım.’’ Ayıca kadının iş hayatındaki zorlukları olsun ve dedikodu kültürünün yaygın olduğu bir iş ortamında yaşadığı baskı ve içsel düşleri aynı zamanda kendisini sevmemesi kendine cezalar vermesine de zemin hazırlıyor. -Nemrut telefonda Naci diken üstünde olmalı mıydı Böyle bir ilişki yoksa ondan mı böyle sapkındı… İşte öyle insanlar elinde olanı elindeyken değerini bilmez çünkü elinde ama işte gün gelirde elinde olanı kaybedince anlar o zaman insan elinde olamayanın değerini. Toplu taşımayı bir rant alanı olarak görmesi, toplu taşımadaki insanları kendi kafasının içerisinden konuşturması ve ıhlamur ağaçları alt başlıklı hikayesi ile yazarımızın farklı bakış açılarıyla beslendiğinin açık bir göstergesidir.
Hiçlik ya da Her Şey
Hiçlik ya da Her ŞeyTuğba Saydam · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık · 2024103 okunma
··
11 artı 1'leme
·
116 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.