Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Bana doğru çıplak göğüslerime gölgelenen gözleriyle bakmaya devam etti. "Siktir, Alayna. Öğleden sonrayı da iptal etmek istememe ne- den oluyorsun ama öğleden sonrayı iptal edemem." Sırıttım ve "Üzgünüm," dedim ama üzgün değildim. Hudson en kalabalık ortamlarda bile ıslanmama neden olabilirdi. Üstün- de aynı etkilere sahip olduğumu bilmek güzeldi. "Şey, yataktan kalkmam gerekiyor. Bu çok... Rahatsız edici olur mu?" diye sordum. Gözlerini kıstı ve dolaba gidip, elinde krem rengi bir sabah- lıkla geri geldi. "İşte," deyip, sabahlığı bana doğru uzattı. Sabah- lığı almadan önce üzerimdeki çarşafı yatağa bırakıp doğrulmak- tan çekinmedim. "Sen ahlaksız ve kötü bir kadınsın," dedi, sabahlığı çıplak vü- cuduma sarmamı izlerken. "Ve sen bunu seviyorsun," dedim. Sözümü kabul etmeden, başını sallayıp kapalı kapıya doğru ilerledi. "Banyo orada. Çekmecelerden birinde yeni diş fırçaları olma- lı. İhtiyacın olan her şeyi bulabilirsin." "Teşekkürler," dedim ve işemek için banyoya gitmeden önce yaklaşıp yanağına minik bir öpücük kondurdum. Hud- son'ın Hamptons Mabel Sahilindeki ailesinin yazlığında ki kadar sevgi dolu bir veda kucaklaması sayılmazdı. Ama bu Hudson'dı. Soğuk ve farklı tepkileri olan bir adamdı. İşe gitmeye yoğun- laşmıştı ve saygınlığı göz önüne alındığında konuksever olduğu bile söylenebilirdi.
Sayfa 20
·
1 artı 1'leme
·
68 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.