Gönderi

Bundan sonra bilmiş ol ki; saadetin anahtarı zeká ve uyanıklık, sekaavetin kaynağı ise, gaflet ve aldanmaktır. Allahü Teälä'nın kullarına verdigi nimetler arasında iman ve marifetten daha büyüğü yoktur. Buna da ancak basiret nüru ile genişleyen kalb sayesinde erisilir. Küfür ve masiyetten de büyük felaket olamaz. Buna da cehalet zulmetiyle körleşen kalblerden başkası davet etmez. Basiret sahibi kimselerin kalbleri : "İçinde ışık bulunan bir kandil yuvasına benzer. O ışık bir cam İçindedir, cam ise, sanki inci gibi parlayan bir yıldızdır. Bu ne yalnız doğuda ve ne de yalnız batıda bulunan bereketli zeytin ağacımdan yakılır. Ateş değmese bile, nerde ise yağın kendisi aydınlatacak" (34-Nür: 35), kaibleri aldanmis olanlar ise ; "Veya engin denizin karanlıklarına benzer. Onu, üstüste dalgalar ve dalgaların üstünde de bulutlar örter; karanlıklar üstünde karan liklar, insan elini uzattığı zaman, nerde ise onu bile göremez. Allah'ın nur vermediği kimsenin nuru olmaz, (24 - Nûr: 40). İmân núru ile aydınlanmayıp bu dünyada basiretleri kör olanlar âhirette daha kör ve daha sapık yoldadırlar, (17 - İsrȧ: 72).
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.