Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

657 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
12 Mart 1971
1960'lı yılların sonunda dünyanın diğer pek çok yerinde olduğu gibi türkiye’de de ciddi bir çalkantı ortamı vardır. özellikle sol hareketler yükselişe geçmiş ve şiddet içeren çeşitli eylemler aracılığıyla “devrim” idealini hayata geçirmeye çalışmışlardır. bunlara karşıt olarak beliren diğer başka oluşumlar da milliyetçi bir dil kullanarak eylemlere girişmiştir. bu süreçte özellikle öğrenciler arasında söz konusu örgütlerin popülaritesi artar ve eylemler başta büyükşehirler olmak üzere ülkenin farklı yerlerine yayılır. bu siyasal kavgalar orduya da yansımakta ve askerler içinden destek bulabilmektedir. aynı dönemde iktidarda 1969 seçimlerinden zaferle çıkan adalet partisinin (ap) kurduğu hükümet bulunmaktadır. 12 mart 1971 günü genelkurmay başkanı memduh tağmaç’ın öncülüğünde kuvvet komutanları faruk gürler, celal eyiceoğlu ve muhsin batur tarafından imzalanan bir muhtıra yayımlanır. diğer taraftan, bu muhtıranın ordu içindeki sol görüşlü subayların 9 mart’ta gerçekleşecek müdahalelerinin engellenmesinden sonra daha yumuşak bir girişim olarak hayata geçtiği de iddia edilebilir. komutanlar muhtırada özetle, demirel hükümetinin işbaşından çekilmesi ve ülkede yükselen anarşi ile baş edebilecek geniş tabanlı bir millî birlik hükümetinin kurulmasını talep ederler. muhtıra meclis’te okutulur ve başbakan demirel görevinden istifa eder. işin ilginç yanı askerler tarafından hazırlanan bu metnin meclis kürsüsünden okunmasına yalnızca bir milletvekilinin itiraz etmiş olmasıdır. dönemin cumhurbaşkanı cevdet sunay tarafından yeni hükümetin kurulmasıyla chp senatörü nihat erim görevlendirilmiştir. erim, çoğu parlamento dışından gelen ve aktif siyasetle uğraşmayan teknokratların ağırlıkta olduğu bir hükümet kurar. daha sonra ise hükümetinin destek zeminini genişletmek için ap milletvekillerinin ağırlıkta olduğu isimlerle kabinesini yeniler. erim hükümeti işbaşına geldikten kısa bir süre sonra, 26 nisan 1971 günü ülke genelinde sıkıyönetim ilan edilmiştir. böylece yönetim süreçleri fiilen askerlerin eline geçmiş, valiler ve kaymakamlar başta olmak üzere güvenlikten sorumlu sivil yöneticiler ikincil pozisyona düşmüştür. bu dönemde, ülkenin farklı yerlerinde çok sayıda gözaltı ve tutuklamalar gerçekleşmiş ve birçok insan hakları ihlali de yaşanmıştır. ancak şiddet eylemlerinin devam etmesi ülkenin yüz yüze bulunduğu sorunların çözümü açısından askeri tedbirlerin tek başına yeterli olmayacağını bir kez daha göstermiştir. öte yandan tarafsız hükümet arayışının da siyasetin doğasına aykırı olduğu ve başarılı olma ihtimali bulunmadığı açıktır. bu bağlamda, erim hükümeti kalıcı olmamış, buna karşılık, aynı arayış, 1972-73 yılları arasında ferit melen ve naim talu tarafından kurulan iki ayrı hükümetle devam etmiştir. dolayısıyla 12 mart muhtırasının etkileri yeniden demokratik seçimlerin yapıldığı 1973 yılına dek sürmüştür.
Tarih Açısından 12 Mart
Tarih Açısından 12 Martİsmail Cem · İş Bankası Kültür Yayınları · 200915 okunma
13 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.