Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Ben Senden önce ölmek isterim. Gidenin arkasından gelen Gideni bulacak mı zannediyorsun? Ben zannetmiyorum bunu. İyisi mi, beni yaktırırsın, Odanda ocağın üstüne korsun İçinde bir kavanozun. Kavanoz camdan olsun, Şeffaf, beyaz camdan olsun, Ki içinde beni görebilesin... Fedakarlığımı anlıyorsun: Vazgeçtim Toprak olmaktan, vazgeçtim çiçek olmaktan Senin yanında kalabilmek için. Ve toz oluyorum yaşıyorum yanında senin. Sonra, sen de ölünce Kavanozuma gelirsin. Ve orada beraber yaşarız Külümü içinde külün, Ta ki bir savruk gelin Yahut vefasız bir torun Bizi oradan atana kadar... Ama biz O zamana kadar o kadar Karışacağız Ki birbirimize, Atıldığımı, çöplükte bile zerrelerimiz yan yana düşecek. Toprağa beraber dalacağız. Ve bir gün yabani bir çiçek Bu Toprak parçasından nemlenip filizlenirse Sapında muhakkak İki çiçek açacak: Biri sen Biri de ben. Ben Daha ölümü düşünmüyorum. Ben daha bir çocuk doğuracağım. Hayat taşıyor içimden. Kaynıyor kanım. Yaşayacağım, ama çok, pek çok Ama sen de beraber. Ama ölüm de korkutmuyor beni. Yalnız pek sevimsiz buluyorum Bizim cenaze şeklini. Ben ölünceye kadar da Bu düzelir herhalde. Hapisten çıkmak ihtimalin var mı bugünlerde? İçimden bir şey: Belki diyor. 18 Şubat 1945 Piraye Nâzım Hikmet
Sayfa 548Kitabı okudu
·
25 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.