Gönderi

Biz o zamanlar Marcuse'u, Sartre'ı küçümserdik, sosyalizmi sulandırdıklarını söylerdik, oysa altmış yaşında, seksen yaşında koca koca adamlar, kampüslerde, barikatlarda gençlerle buluşmuşlar, belki hayatlarının en mutlu anlarını yaşamışlar. Ne dediklerini bile tam olarak anlamadık. Arkadaki masada şamata arttı. Cümlesini tam duymasam bile anladım. Dalıp gidiyoruz sokağı izler gibi görünürken. Suskun bir süre geçiyor. Zihinler kim bilir nerelere uğruyor. Dönüp geldiğinde de bazen o uğradığı son yerden getirip bir cümle koyuyor masaya.
Sayfa 100 - Son GörüşmeKitabı okudu
·
3 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.