Beled Sûresi / 1.Ayet
Elbet bu şehre (Kutsal Mekke’ye) yemin ederim ki!
Beled Sûresi / 2.Ayet
Sen bu şehirde oturacaksın.
Bu âyetle Mekke’nin ileride İslâm şehri olacağının müjdesi verilmektedir.
Beled Sûresi / 3.Ayet
Babaya ve oğluna yemin ederim ki!
Hz. İbrahim ile Hz. İsmail’e.
Bazı müfessirler ise bundan Hz. Âdem ve onun sâlih neslinin kastedildiğini söylemektedirler.
Beled Sûresi / 4.Ayet
Gerçekten biz (her) insanı (hayatında karşılaşacağı) birtakım zorluklar içinde yarattık.
Beled Sûresi / 5.Ayet
(İnsan), hiç kimsenin kendisine güç yetiremeyeceğini mi zannediyor?
Beled Sûresi / 6.Ayet
(Gösteriş için övünerek:)“Ben birçok mal tükettim.” diyor.
Beled Sûresi / 7.Ayet
(O) hiç kimsenin (yani Allah’ın da) kendisini görmediğini (ondan haberi olmadığını) mı zannediyor?
Beled Sûresi / 8-9-10.Ayet
Biz (hikmetimiz üzere) ona iki göz, bir dil, iki dudak vermedik mi? Ona iki yol (iki hedef olan hayır ve şerri) göstermedik mi?1
Beled Sûresi / 11-12-13-14-15-16.Ayet
Fakat o, (âhiret mutluluğunu engelleyen) sarp yokuş(u aşmay)a girişmedi.
O insan, basit olanı, nefsin arzu ve isteklerine göre tanzim edilen (şerli) yaşam biçimini seçti.
O sarp yokuşun ne olduğunu sana ne bildirdi? (O ilk adım olarak) bir köle (ve esir) azat etmektir. Yahut (salgın) bir açlık gününde, akraba olan yetimi, yahut yere serilmiş (aç) bir yoksulu doyurmaktır.
Beled Sûresi / 17.Ayet
Sonra (bu sarp yokuşu aşmak) iman edip de birbirlerine sabrı ve merhameti tavsiye edenlerden olmaktır.
Beled Sûresi / 18.Ayet
İşte bunlar, bahtiyar olan (amel defteri sağından verilen) kimselerdir.
Beled Sûresi / 19.Ayet
Âyetlerimizi inkâr edenler ise sol ehli olan (amel defterleri solundan verilmiş olan)ların ta kendileridir.
Beled Sûresi / 20.Ayet
Onların üzerlerine (kapakları) kapatılacak bir ateş vardır.