Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

304 syf.
7/10 puan verdi
Yeraltından Notlar ile başlayan, Castello Calvin ile devam eden ve İçimizdeki Şeytan ile zirve noktasına ulaşan, kendimden rahatsızlık duyma hali bu kitapta da pek güçlüydü. Son yedi kitabımın dördünden bahsediyoruz, azımsanamayacak bir sayı. Düşündüm, acaba algıda seçicilik mi söz konusu? Bana kalsa "hayır" diyecektim, "ayan beyan ortada işte konular". Kitabı birlikte okuduğum arkadaşım bambaşka bir yeri "asıl mesele" olarak algılamış. Hem sonra okuma kulübündeki yorumları da dinleyince kararım şu: Kişinin güncel gündemi, ya da hayatında yer edinmiş meseleleri ne ise kitaba da bunların penceresinden bakıyor. Fazıl ile yakınlık kurmadım, bunu baştan belirteyim. Ama Şadan'ın hissettikleri, düşündükleri, zamanında benim için, benden dolayı da ortaya çıkmış gibi hissettim. Mesela şöyle bir cümle okudum Şadan için: "Bütün kişiliğinden uzaklaşmıştı. Hele küçülmüş ve herhalde pek gülünç olmuştu." Pek bir benzerini "Seninleyken kendime olan saygımı kaybettiğimi fark ettim" şeklinde kendi hayatımda duydum. Mesele, kendi yaşadıklarımı hatırlayıp onlarla benzerlik kurmak değil. Benim için üstü kapalı kalmış şeyleri "demek o da böyle düşünmüş" diyerek başka ağızlardan okumak. Sanki herkes aynı olcakmış gibi... Tüm bunların kendiliğinden ortaya çıkan bir tabiatı var tabii ama işin kendi kontrolümde olan kısmından bahsedecek olursam, tüm bu geçmiş sorgulamaları şu an, ya da gelecekteki ben için aslında. Yıllar öncesini çözmeye, kurtarmaya çalışmıyorum. Yani çalışıyorsam bile şimdiki kendimi anlamak ve mümkünse istediğim istikamete yönlendirmek için yapıyorum. Ve bunu, sadece kadın erkek ilişkilerini değil, hayatıma dahil olan her insanı etkileyecek bir mesele olarak görüyorum. Ya her şeyi koyverdiğim bir kabulleniş ile hepsinden kaçmayı kalıcı bir huy haline getirecek, ya da düzeltilebilir yönler keşfedip üzerine düşeceğim. Kitabın başından itibaren nasıl bir gidişat okuyacağım belliydi. Bir insanın yaşamını başından sonuna izleyecektik. Bunun bir benzeri Gün Olur Asra Bedel'de vardı. Orada çok daha fazla sevmiştim. Arkadaşımla birlikte okuma kulübüne dahil olarak okuduk. Kitabı yorumlamak için toplanılan zoom buluşmasında bu işin başında olan kadın çok güzel bir konuşma yaptı Suat Derviş'e dair. Sonradan belli başlık ve sorular altında katılımcıların fikrini sorup güzel ve düzenli bir sohbet ortamı oluşturdu. Yine kendisi aralarda dahil olup "işin doğrusu" olarak ifade edilebilecek eklemeler veya düzeltmeler yaptı. Keyifli ve verimliydi. Okurken farkına vardığım, bana sorsan "Anlatıcı Şadan gibi ama o değil de. Böyle yorumlar yaparak, ikilemde kalarak konuşuyor" şeklinde tarif edeceğim şeyin "serbest dolaylı anlatım" olduğu, bu anlatım tarzının başka hangi yazarlarda bulunduğu gibi bilgileri bu toplantıda öğrendim.
Yeniden Yaşayabilseydik
Yeniden YaşayabilseydikSuat Derviş · İthaki Yayınları · 2021166 okunma
·
20 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.