Dünya ile ağulanmış yüreklerimize elbet bir ilaç gerek. Sessiz kalmış dillere bir çift güzel kelam gerek. Ama size gerek münferit neylesin. Münferit paltosunu geçirir sırtına. Koltuğunun altına üç beş kitap sıkıştırır. Azığını ciğerine yerleştirir. Kalbini bir ağacın insanlardan ücra dalına saklar. Yola koyulur. Münferit işte hoş sözden ve beklemekten nasibini almamıştır. O hep bir garip şair, bir garip insan ve şiire de pek garîb idi...
(Münferit)