Babasıyla pek muhabbeti olmayan hatırladığım kadarıyla 3 kitap okudum. İkisini hâlâ okuyorum. Tamam babalar sevgilerini anne kadar aşikâr gösteremez hatta gizliden gizliye evladına bir şey olsa ciddi ciddi ruhsal havale geçirir - ki babamdan, dedelerimden şahidim - ama okuduğum ve okumakta olduğum 3 kitapta babalarına karşı aşılmaz bir set çeviren karakterler var. Ben şahsen babama sevdalı ve gurur duyan biriyim. Ben misal roman yazsam okuyan der "ulan kafan mı güzel hep babanı abartmışsın" diye. Lakin günlük hayatta ailesinden bahseden olduğunda da felâket uykum geliyor. Psikolog değilim ki ben.
Mesela
Aklından Bir Sayı Tut kitabında babasından yıllarca eziyet gören annesine aşık müptezel sarhoş kim varsa hayatını karartıyor. Bunun aksine yeni aklıma geldi
Son Timurlu kitabında neredeyse kitabın yarısında babasından gurur duyanlar var. Rus klasiklerinin bir kısmında da böyle. Babanın şefkati abartılır. Sanki dersin babası peygamber soyundan geliyor. Misal Ehlibeyt açısından bakınca peygamberimiz (s.a.v), Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin (a.s), Hz. Ali (a.s) vs. çocuklarının gözünde dehşet bir şeydir. Baba değil sanki Allah'ın bir lütfu.
Sonra şuan okuduklarımdan