Kitap hakkında ne düşünmem gerektiğini gerçekten bilmiyorum. Konu çok iyiydi, bayılıyorum bu türde yazılan kitaplara fakat anlatım sıkıntılıydı. Yani bir bakıyoruz geçmişte, bir bakıyoruz günümüzdeyiz fakat bunu okuyup isimlerden, olaylardan anlamak zorunda kalıyoruz. Paragraflar arasında bile zaman değişiyor gibi. Ve inanılmaz bir bilgi akımı var. Yazar her şeyi anlatmak istemiş ama her şeye de gerek var mıydı? Bu kadar ayrıntı vermese de anlardık zaten. Bu kadar ayrıntı beni kitaptan uzaklaştırdı beni. Arada fotoğraf koyulmuş sanki roman okumuyormuş gibi hissettim. Bilgi almak için okumuyorum ‘neden bu kadar ayrıntılı ve fotoğraflarla destekleniyor’ dedim. Fotoğraf desteğine cidden gerek yoktu. Sadece ismen, olayları anlatarak geçse biz yine anlardık ya. Bir de ilk başlarda karakteri tanımayız diye mi düşündü yazar artık bilmiyorum ama ad soyad şeklinde yazmış hep. İlk başta ad soyad verip addan devam edersin normalde. 10 sayfa falan bunu görüyoruz. Gerek var mı? Yok. Konuya gereksiz dahail edilmiş kişiler, ülkeler var gibiydi. Bunlar olmadan konu gayet iyi ilerlerdi bence. Geçmiş ve günümüz odaklı muhteşem hikaye yazılırdı. İllaki komplo teorisi gibi araya sokulmuş kişilere ve ülkelere gerek bile yoktu. Onun dışında konu cidden çok iyi. Zaten isminde kehanet var oradan anlıyoruz konuyu biraz ama geçmişi günümüze bağlayanın, daha doğrusu günümüzdeki bir karakteri geçmişe bağlayanın kehanet olması çok iyiydi. Sonu sürprizliydi. Ben iki karakterin de geçmişe gitmesini beklemiyordum açıkçası. Fakat sonu daha açık bitebilir miydi? Evet. Sanki bitmek için bir şeyler daha istiyordu. Okuması da kısa sürdü. İlk başta yazımı, zaman atlamalarının belirsizliği derken ilerleyemedim fakat sonrada pat diye bitti. Ama yazarı bir daha okur mutum bilmiyorum.

Diriliş KehanetiÇiçek Sekban Tüfekçi · Müptela Yayınevi · 201546 okunma

·

17 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.