Gönderi

Conrad her şeyiyle onu kavramıştı; kolları, dirsekleri, elleri, parmakları, baldırları, dizleri, ayak bilekleri ve ayaklarıyla. Bu sarılış biçimi bir kurbağayı andırıyordu. Aynı koskocaman, yapışkan bir kurbağanın yakalayıp kavraması ve bırakmaması gibiydi. Bir kez bir kurbağanın aynı böyle yaptığını görmüştü. Irmağın kıyısında bir taşın üstünde kurbağanın biriyle çiftleşiyordu; hiç kımıldamadan iğrenç bir biçimde, gözünde kötü sarı bir ışıltı, iki güçlü ön ayağıyla kurbağayı yakalamış bırakmıyordu.
·
60 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.