Josef K bir bankada çalışan üst düzey bir yönetici. Bir sabah uyanıyor ve evine koruma tarzı adamlar geliyor, Josef K’ya dava açıldığını söylüyorlar. Dava deyince aklımıza ilk etapta modern hukuk sistemi gelsede bu kitapta bu sisteme aykırı bir yargılanma göreceksiniz. Çünkü ortada ne bir suç var ne bir mahkeme var kimse bu davayla ilgili bir şey bilmiyor. K ile birlikte bizim de anlayamadığımız şekilde dava süreci ilerliyor. Ana karakterimiz K yolsuzluğun, bürokrasinin hat safhalara ulaştığı sistemde kendi davasını kendi yürütmeye çalışan,dava içinde çırpınan bir karakter. Josef K’nın dışında Bayan Bürstner, mübaşirin karısı ve Leni karakterleriyle karşılaşacaksınız. Oraya gelen insanları avukata bağlamaya çalışan tipleme diyebiliriz. Bunun dışında müdür yardımcısı ve ressam karakterlerini de siz kitabı okuduktan sonra sistemin neresine koyacağınıza karar verirsiniz:) Mahkemede neyle suçlandığınızı bilmiyorsunuz, hakkında yazılan herhangi bir iddianame yok, ülkede hukuk yok. Böyle bir mahkeme ortamı düşünün. Franz Kafka’nın yargı sistemi içerisinde avukatların hem değer görüp bir yandan da değer görmeyişini, savunmalarının bile okunmamasını, üst düzey avukatlardan sıkça söz edilip, bu avukatların kim olduğunun bilinmemesi gibi bir ortam var. Kitabın son bölümünde İtalyan müşteri geliyor ve bu müşteri ile K’nın ilgilenilmesi isteniyor. Daha sonra müşteri K’ya katedralde buluşmak istiyor. K katedrale gittiğinde rahip K ‘ya durmasını söylüyor. K durmayabilirim şimdi burdan çıkabilirim diye düşünürken rahip tekrar sesleniyor. Bunun üzerine K ile rahip arasında birtakım konuşmalar geçiyor. Mahkeme senden bir şeyi isterse istediğini zaten alır, ama sen bu isteği yapmakta özgürsün. Bekçi olayıyla bunu açıklıyor. Kapıda bir bekçi bekliyor. Bekçinin görevi içeri girmeye çalışan adamı engellemek. Adam içeri girmek istiyor, bekçi içeride her kapıda görevli olmak üzere benden daha korkunç 2 tane daha bekçi var. Sen gördün mü diye sorar. Hayır ben görmedim. Geçiyim izin ver diyor. Bekçi geçemezsin diyor. Artık yıllar sonra adamın öleceği zamana denk geliyor ve güzel bir konuşma geçiyor aralarında. Bekçi “Ben asla seni engellemedim,istersen geçebilirdin ben sana kaba kuvvet uygulamadım sen burda durup bana yalvarmayı seçtin.” Kitap son kısmı da size kalsın dostlar. Çok güzel alıntılar çıkarabileceğiniz bir kitap. Keyifli okumalar dilerim.

DavaFranz Kafka · İndigo Yayınları · 201753,1bin okunma

·

40 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.