Organlarımızdan herhangi biri zarar görse hayatı idame ettir-
mek oldukça zorlaşabilir. Ayaksız yolculuk etmek, elsiz yemek
yemek hayli meşakkatli. .. Bedenin nispeten daha latif organları olan beş duyudaki hastalıklarsa, hayatı daha da zorlu kılar.
Görme, işitme veya dokunma hislerimizin bir anda yok olup
gittiğini hayal edelim. Ne büyük felaket! Sobaya dokununca
aynı, buza dokununca aynı his elde edilseydi, hayat ne kadar
karmaşıklaşırdı. Suya dokununca ne hissediyorsak, kapı koluna dokununca da onu hissetseydik, işler birbirine girerdi. Daha da
ötesi, neye dokunursak dokunalım hiçbir şey hissetmeseydik,
bundan daha korkunç ne olabilirdi? Bu durumda kainat görüntüsü olan ama somut varlığı olmayan bir rüyaya dönerdi.
Beş duyu organımız, yok olmaması karşılığında elde olsa bütün
dünyayı feda edebileceğimiz kadar kıymetli duyularımızdır.