Bazı kitaplar vardır kapakları zihin kurcalar . Bu kitabın kapağı da benim zihnimi kurcaladı, okuduktan sonra kapağı benim için anlam kazanan kitaplardan biri oldu . Kitabın kapağı bir nevi ön izleme gibi diyebilirim. Latin Amerika Kolombiya’da geçen gerçek bir hikayeden uyarlanmış bir eser . Yazar bu hikayeyi annesinin oğlum yazma , herkes bunu bilecek demesi ve ricası üzerine yazmayı erteler . Ve karakterlerin hepsi öldükten yaklaşık 50 yıl sonra artık tanıdık kimse kalmadı diyerek ancak hayata geçirebilir. Ve iyi ki bu kitabı yazdıda iyi ki ben de okudum. Kırmızı pazartesi adından da anlaşıldığı gibi kana bulanmış bir pazartesi gününde hikaye başlıyor.

Kırmızı Pazartesi Karakterimiz Santiago Nasarın cinayetinin adım adım nasıl işlendiğini muazzam bir şekilde işliyor yazar

Gabriel Garcia Marquez İçinde , din tüccarlığından halkın yozlaşmasından , kadın, namus vs.. gibi bir çok kavramdan bahsediyor . Ölüm yüksek sesle bağıra bağıra geliyor ama herkes sağır herkes kör … Vel hasıl-ı kelâm benim için okunması gayet keyifli bir kitap oldu.