Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

öyle, dik dik bakma derdin sen bazı zamanlar ve ben gözlerimi senin orta yerine diktiğimi saklamak için ne yapacağımı bilemeden. çocukluğuma döndüğümden bahsederken belki de konu buydu. sakin çiçeğim, sakin olmalıyız. diyorum ki en orta yerinden. dik dik. ve dikişler çok sonra patladı. bak işte tam burada cümlelerin boğazını sıkmalıyım. beni affet. buradan aşağıya atlıyor birkaç kelime. kalabalığa karışıp cümle olacak. topluma girip paragraf olacak. büyüyecek ve kitap olacak. olacak da şairine otuz yıl yalnızlık tattıracak. ben sana bir şarkının en orta yerinde çiçeğim..
·
132 görüntüleme
Duygu. okurunun profil resmi
büyüdükçe ve arzın duvarları genişledikçe renklenecek dünya. böyle öğreneceğiz. bu cümleyi dokuz kere okudum ve arkasına saklanmayı çok istedim. çünkü bazı cümleler uzun yıllar ile aynı boyda. bazı kelimeler haftalar sürüyor ve sen gülümseyince bazı dünya saatleri kalp krizi geçiriyor ama konumuz bu değil. özlemeyi bir eylem ile kanıtlamam gerekseydi oturur çocuk gibi ağlardım. bir trenin kalkış anına kadar hangi vagona bineceğimi bilemem ve bu korku, bana uzun ağlama ayinleri bırakıyor.
Duygu. okurunun profil resmi
bazı zamanlar dünya birkaç saniyeliğine dursun ve olup biteni düşün istiyorum. affedilme sancısını para kazanmamış dilenci çocuktan öğrendim ve bunlar daha çok yeni oldu. diyorum ki ben sana çok kötü bir zamanın tam ortasında. daha zulmün duvarlarını öpmemişken. daha bir çukur kazmamışken. daha bir mermerin beyazlığına ağlamamışken. daha bir şey görmemişken öyle şeyler söyledim ve tam da bunun için affet beni. bak burdan da aşağısı var ve kelimeler aşağıya atladıkça cümleler de öylesine basitleşiyor ve ben içinde olduğum durumu hangi biriyle açıklayabileceğimi bilmiyorum.
Duygu. okurunun profil resmi
burada cümleler biraz sana dair olsun. ben diyorum ki bir kalbi en titrek anında öptüğün için teşekkürler. benim yerime teşekkürler. şarkılar için teşekkürler. tüm bunlar için teşekkürler. hatta teşekkür için tüm bunlar. işte bundan bahsediyorum. böyle şeyler oldu ve ben o zamanların girdabından kurtulamadım. içimin bazı yanları hala sular altında ve ben böyle denizde yüzebileceğimi hiç sanmıyorum. affet beni. aşağıya atladıkça oluyor hep bunlar. diyorum ki ölmeyi kabullenmeden kalabalığa karışamıyorsun ve dünya zakkum ağacının kökü gibi kokuyor, hatta çocukları öldürüyor. işte tam da bu yüzden birbirimizden dünyalar yaratmalı, oralarda yaşamalıydık ve bunu yapamadık. işte burda kitaplar, işte burda şairler, işte burda birkaç kötü kokulu şiir. sen anlıyorsun beni. düzensiz cümleler bunlar çünkü bazıları aşağıya. daha da aşağıya ve dahası da var. daha çok şey oldu ve kalanların bir boka yaramadığı bir dünyada yaşıyoruz. o yüzden zehir ve o yüzden zakkum zaten. işte bu yüzden. diyorum ki, en iyi yalnızlıklar kalabalıklarda yaşanır ve ben bu curcunadan çok korkuyorum. ben sana bir kalabalığın en orta yerinde çocuğum..
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.