“Hala bir kitaba uzandığımda aslında bir dengeye erişmeye çalışıyorum. Acıma duygusundan ve kırılgan kemiklerden uzaklaşmak için okuyorum. Suçluluktan sıyrılmak, sonuçlardan kaçınmak ve zamanın üzerimdeki baskısını azaltmak için okuyorum...Dünyanın üzerimizdeki gücünü sınırlamak için okumak. Daha iyi bir neden olabilir mi?”
On bir farklı yazar, yayıncı, akademisyen ve araştırmacının okumakla kurduğu ilişki üzerine yazılarından oluşan bir derleme bu kitap.
Okuma lambasının altında karşılaştığımız karakterin yalnızlığımıza nasıl dokunduğuna; edebiyatın bize insan vücudunda yaşamanın nasıl bir şey olduğunu anlatma gücüne; şiirlerin yüzleşmeye ödümüzün koptuğu şeylerle aramızı nasıl düzelttiğine; bir parçamızın her zaman başka insanların içinde saklı olduğunu gösteren yazarlara; okuduklarımızı aslında neden unuttuğumuza, ihtiyacı olana tutunup gerisini koyveren hafızamızın tılsımlarına dair bir dolu anekdot var. Ve neredeyse her sayfasında altını çizip bakıştığım bir dolu cümle..
Kurgu dışı kitaplardaki o teorik, ağır dilden uzak, yalın ve bir o kadar da akıcı.