Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Yıkıklar altında kalmış masumlara rahmet neden ulaşmadı sorusunun bir cevabı yok. Bilhassa ilahi rahmeti ve sonsuz merhameti günlük dilde bir annenin çocuğuna şefkati anlamıyla çerçevelediğimiz sürece bu tereddütten bir çıkış bulamayacağız. Bu meyanda metafizikçi düşünürler öteki din anlatıcılarına göre daha gerçek bir dili arar. Onlar için Tanrı'nın Rahman oluşu asıl bakımından yaratmak ve var etmek demektir. Bir insan için var edilmekten daha büyük, daha değerli hiçbir lütuf düşünülemez. Günlük hayatın sıradanlığı ve doğal alışkanlıklar insana bir lütuf olarak yeryüzünde bulunduğunu unutturmakla hayatı ve var oluşu sıradanlaştırır, hayatın değer derinliğini kaybettirir, lütuf olanı unutturur, hakikati belirsizleştirir. İlahi rahmetin anlamını yitirdiğimiz temel nokta burası, yani var olmayı unuttuğumuz noktadır. İnsan sıkıntı hallerinde 'yok olsaydım keşke' der; bu söz bile var olmaya duyduğumuz büyük aşkı, var olmak ile aramızdaki en güçlü bağı anlatır. Hayatın sıradanlığı, günlük dilin işleyişi dahilinde kaybettiğimiz merhametin anlamı işte budur. Dindarlık çelişkilerde, Tanrı'yı tanımada, sabırla yürüyebilmek demektir. Rahman olan Tanrı dünyada veya ahirette kullarını cezalandırabilir, yarattığını yakar, yıkar, bozar, tekrar yapar. Bütün bunlar olurken rahmetin gerçek ve asıl anlamı bâkidir. Ekrem Demirli-
·
1 artı 1'leme
·
1.394 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.