Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Mutlu olan ölüm: ölmemek
Ölüm kelime olarak o kadar karşıma çıktı ki birkaç gün önce gerçeğe dönüştü. Bu bir ipucu muydu bilemedim. O kitabı tamamlamayı düşünüyordum ama şimdi kapağını bile göresim yok. Oy kullanma listesinde adı vardı ama kendi yoktu. Geçen ki seçimde müşahir olmuştuk ve kendileri akşama kadar bizimle kalmıştı; o zaman şiddet olayları baya yaşandı ve bizim için korkmuşlardı. Onsuz gitmenin acısı varken listede adının olup kendisinin olmaması daha çok can yaktı. Bir gün önce vardı, bazıları için birkaç saat önce vardı ama sonra yok oldu. Ölümü hep en sevdiklerimde öğrenmek istemiyorum artık. İnsanlar yaşamı öğrenmeden giderken ölümü de öğrenmeden gitse olmuyor mu? Bu haksızlık değil mi? Hayattan ve insanlardan nefret edip sadece sevdikleriniz için tahammül etmeye çalışırken onları erken yitirmek... O kadar kötüler var, niye hep sıra en iyilerinden gitti ki? Ben niye gidemedim o zaman? Sırada kendim olmadığım sürece hep korku içinde olacağım; yine bir intihar mı yoksa normal ölüm mü olur acaba? O yakınımızda ölürken biz yine habersiz kahve içip sohbet mi edeceğiz? Rahatça girdiğim hangi odada, sonradan o kişinin ceset olmuş hâlini göreceğim -o odanın içi bile değil kapısı yetiyor, ev yetiyor biz ne yapacağız bilmiyorum daha doğrusu o evde yaşayan yakınlarım- bilemiyorum işte. Sessiz sakin oturup gülen yüzlü olan kim var, ona da böyle olur mu?.. Depremden sonra biraz toparladık derken daha beter dibe düştük. Ben artık kalkmaktan yoruldum... Senin kendini veya konuşmayı unutacak kadar acın varken gereksiz meraklı insanlarla uğraşıyorsun, onlara kahvaltı vs. hazırlıyorsun, ağzına tek lokma koymazken onun için gelenleri düşünmek zorunda kalıyorsun. Niye çünkü biliyorsun onun için gelmişler. Pislik olsalar bile onu da biliyorsun- merhametli ve çok saf çok iyi, çok fedakâr, ona zarar verenlere bile sesini yükselttiği neredeyse hiç olmadı- ve onun için elinde cenazesinden başka yapacağın çok şey yok. Ben senin için onları evimden kovmuyorum, senin için ağızlarına etmiyorum, iğrenç tavırlarına rağmen susmaya çalışıyorum, sana hiçbir zararları olmamış gibi konuşmaları beni çıldırtıyor mesela. Bunların sayısı az değil, ben hangi birine ve ne kadar susacağım bilmiyorum. Cenaze günleri bitmeden patlarsam öncesinde sabrettiğimi bil. Yemin ediyorum canlarının gerçekten yanmış olduğunu hissetsem baş tacı edeceğim, bu onlar olsa bile ama hissetmiyorum abi/kardeşim/kuzenim/arkadaşım. Yaptıklarından utanç bile duymuyorlar yalan yanlış konuşuyorlar. Sen olmak çok zor, senin açından düşünmek çok zor, sen o kadar yıl nasıl yaptın? Bu insanlara normalde çok sabrım olmuyor - şimdi ters ters bile bakamıyorum çünkü sen istemezsin diyorum veya sen böyle yapmazdın.- Bir yandan mutlu ol istiyorum ama bir yandan da "sevdiğime zararı dokunmuşlara önümde o haddi ve cüreti tanımak istemiyorum. Şimdi o da yok, hepsine gelenler inanacak. Ne yapayım?" diye düşünüyorum. Ne zaman ağzımı biraz yumuşak(!) açsam laf yiyorum annemden. "Onlar onun için gelmiş saygılı ol." gibi. Bu zamanda gelip böyle itlik yapanlar saygılı ama ben gerçeği biraz çıtlattığım için saygısız oluyorum. Bu değerleri böyle çirkinleştirip basitleştiriyorlar ya buna da deli oluyorum. Ayakta zar zor duruyorum, gözümü açsam bile doğru düzgün göremiyorum dolup durdukları için, aklıma gelenlerle dudaklarımı dişlemek ya da ezmek zorunda kalıyorum, onlara iyi bir şekilde bakmaya çalışıyorum, iyi değilim ve onlar cenazede olduklarını bilip böyle davranıyor ama saygısız benim? Ne olmuş dilim biraz sivriyse ve olaylardan sonra sesim sert çıkıyorsa? Bağırmıyorum ki, yalan da söylemiyorum, her şeyi en ayrıntısıyla yüzlerine de vurmuyorum. Yaptıklarını dile getiriyorum sadece benim en son damarıma bastıklarında ama bunda bile saygısızlık görenler yapılanların ne kadar aşırıya kaçtığını göremiyor? Bundan nefret ediyorum. Biliyor musun annem olsa bile bunda düşündüğü umrumda değil. Millet alışmış susanın- belki anlar diye- hakkını dibine kadar sıyırmaya. Millet insanlığı anlamıyor! Enayilik sanıyor ya işte? Sevdiklerime böyle davranma cüretini nereden buluyorlar ama öncesinde sevdiklerim kendilerine bu şekilde davranılma cüretini nereden buluyor? Nasıl bunu yakıştırıyor ya da nasıl kabul ediyor? Sevdiklerimin hakkını kendilerine bile yedirtmem, bunu anlamak zor mu? Beni böyle kabul etmek zor mu? Yani diğerleri kabul görüyor - susmalar, alttan almalar vs.- ben niye anında laf yiyorum, neden benim yaptıklarım hemen kusur sayılıyor? Ben kötülük mü ediyorum da beni anlamaya çalışırken ya da kabul etmeye çalışırken insan dışıymışım gibi zorlanıp yapmıyorlar? Ben kabul görenlerden daha mı berbatım? Peki niye hissettirildiği gibi hissetmiyorum? Niye içim rahat konuşurken ya da öyle davranırken? Biliyor musun, düşse kaldırmayacak kadar haz etmediğim insanı sırf senin için ağlıyor diye teselli ettim? Kendime dedim ki "O şimdi olsaydı öyle hissetmezdi teselli ederdi." Omuzlarından sardım ve pışpışladım, biraz ıy. En son eline su verdim ve gittim çünkü benim için çok aşırı bir şeydi. Onu kimse bana yaptıramazdı ama sen yaptırdın. Ben seni tüm kusurlarınla-bana göre gıcık veya sinir bozucu olan şeyler- çok seviyorum zaten doğru düzgündün. Hepimiz seni seviyoruz. Bazı aile fertlerinden daha çok olduğunu üzülerek söylüyorum ama sen üzülme. Başka ailede doğmuş olman bizim ailenin üyesi olmanı değiştirmiyor. Sen benim çok şeyimsin ama en çok kardeşim. Sana layık bir haftanın geçmesi için çabalıyorum. Sensiz çok zor ama yapmaya çalışıyorum. Bazen yapamıyorum çünkü dedim ya iyi değilim, unutuyorum veya damarıma basıyorlar üzgünüm. Tekrar doğacak olursan sana layık bir ailede doğman için dua ediyorum. Çünkü biz seni tam hak etmedik, onlar seni hiç hak etmedi. Hep yüzün gülsün istiyorum, huzurlu olmanı istiyorum, sana çok iyi bakılsın istiyorum. Biz seninle olmaya devam edeceğiz. Biliyor musun o gün babamlarla çilek almıştık. Çoktandır istiyordum kısmet o güne oldu. İlk meyvelerini sana getireceğim. Baldan tatlı olduğun için ilk mezarında ekmek istemiştim ama saçma mı olur veya tatlı diye çok hayvan çekebilir vs. düşünüp vazgeçtim. O yüzden buna karar verdim. Çiçek olarak kararsızım ama senin için en harikalarını seçeceğimden eminim. 🤍 Tek ve ani gittin ama şu an ki gibi yine senin yanında olmaya ve sen benimle olmaya devam edeceksin. Allah'ın rahmetiyle mutlu ve huzurlu uyu canım benim. 🥺👼 Beni bekleyin...
·
137 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.