Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Halk Neye Kızdı
Halk neye kızdı bilmiyorum ama ben nelere kızdığımı anlatmak istiyorum. İlk olarak kutuplaştırıcı söylem ve eylemlerden, nefret saçan siyasetten artık bıktığımı söyleyebilirim. Hem iktidar hem muhalefetin fanatik seçmenlerinin kendinden olmayanı düşman gibi görüp türlü iftiralar ile yaftalamasına kızıyorum. D*M partiye tamamen karşıyım ve kapatılmasından yanayım ama madem ki bu ülkede bir tabanı var meclise girebilecek kadar yasal; ya yasa çıkarıp kapatırsınız ya da yasal çerçevede kirli siyasetini yapmasına göz yumarsınız. Oy veren herkesin t*rörist ilan edilmesine kızıyorum Rahmetli Atatürk'ün pozitif ya da negatif olarak istismar edilmesine kızıyorum. Atatürkçü değilim ve asla da olamam ama O bu ülkenin bir değeridir. Ya hakkında bilmediğimiz şeyler varsa belgeleri ile ortaya dökersiniz ya da onun hakkında yalan yanlış bilgiler yayılmasına yasal düzenleme ile engel olur bu ülke için değerli bir şahsiyet olduğunu kabullenirsiniz. Öte yandan rahmetlinin ismini kullanarak her pisliğe bulaşan sözde Atatürkçüler için de yasal düzenleme yapılması gerektiğini düşünüyorum. Atatürk'ü koruma kanunununa negatif ya da pozitif istismarın yasaklanması hükmünün de dahil edilmemesine kızıyorum. Aynı şekilde din ve mezheplerin de iyi yada kötü yönden istismar edilmesini doğru bulmuyorum. Israr ve inatla bunun yapılmasına da kızıyorum. Hiçbir siyasetçinin özellikle de devlet ekranının tarikat, cemaat,örgüt,para baronları ve bunlar gibi devletin zararına faaliyet gösteren oluşumlarla hiç bir bağı olamaz. Olmasına kızıyorum... Şehit cenazelerinde siyaset yapılmasına, te*rorist cenazelerinde siyasilerin gitmesine, kürsüye Kur'an ile çıkılmasına ve yıl boyu her haltı edip seçim sürecinde siyasilerin camilere doluşmasına kızıyorum... Devlet başkanının belediye seçimlerinde miting yapmasına, devlet erkanının herhangi bir aday için oy istemesine herhangi bir yeri poziti yada negatif olarak işaret etmesine kızıyorum... Kamu kurumlarının parti başkanları tarafından yönetilmesine, siyasilerin bütün sülalesini, tanıdıklarını yakınlarını ahbaplarını her yere ve olabilecek en üst mevkilere hem de liyakat gözetmeden yerleştirmesine, irili ufaklı bütün parasal iş ve işlemlerin de yine bu şekilde yürütülüyor olmasına kızıyorum... Aday belirlerken seçmenin sesinin asla duyulmamasına tepeden indirme dayatmalara, daha da kötüsü bukalemun gibi her renge bürünebilen sözde şahsiyetlerin bilerek yapılıyormuş gibi ısqar ve ikrar ile seçenek olarak sunulmasına ve yerel siyasetçilerin her zaman aynı kişiler veya onların tahakkümü altında olanlardan belirlenmesine kızıyorum... Dar gelirlinin,memurun işçinin her kuruşu eksiksiz vergiye tabi tutulurken kodamanların mütemadiyen vergi affı alabilmesine kızıyorum... Evet bir yöneticide sert ve karizmatik ciddieyetli bir duruşu her vatandaş ister ama üslup ve üsturup olmadan insanları kırıp geçmelerine karşıyım... Buraya kadar yazdıklarım hükümet ve muhalefetin tamamı içindi ama seçimde kararımı belirleyen sebepler bunlar değildi. Ben ilk günden beri oyunu mevcut hükümetten başkasına vermemiş biri olarak, hayranlık duyduğum devlet başkanının bütün devlet erkanıyla berber kendi haline bırakılsa asla kazanamayacak bir belediye başkanına karşı topyekûn bir mücadeleye girmesinden rahatsız oldum. Şehrime tepeden indirilen başkan adayının bir TV programında henüz kurumamış yaralarımızı pişkin bir üslup ile kaşımasından on binlerce kayıp verdiğimiz deprem hakkında konuşurken Cumhur başkanı özür dileyip helallik istediği halde ekrandan taşan kibrini de katarak ufak tefek sorunlar diye dile getirmesinden rahatsız oldum. Seçim sabahı o hayran olduğum liderin baştan sona bidat yuvası olan bir cemaatte poz vermesinden rahatsız oldum. Ey Amerika diye seslenip göğsümüzü kabartan o liderin 3 tane markete söz geçirememesinden rahatsız oldum. Israrla işe alımlarda mülakat yapılmasına devam edilmesinden rahatsız oldum. Ekonomi kötü sabrederiz, kriz varsa sorun etmeyiz bir kere yanındayız demişiz gerekirse boğazımızdan kısarız. Cahil derler desinler, koyun derler,desinler hepsine sabrederiz reis bir kere yanındayız demişiz ama senin yanımızda olmayışından rahatız oldum. Elbette asla bu devleti yanlış ellere bırakmayacağız ben kendi adıma sadece sesimi duyurabilecegim tek yer sandık kaldığı için oyumu karşı tarafa kullandım. Dilerim mesajımız yerini bulur, gereken yapılır ve genel seçimde yine yüzde 50 lere seni ya da göstereceğin kişiyi tasırız ama önce fazlasıyla kirlenmiş partinde bir temizlik yapman şart... Kays Mahfi #receptayyiperdogan #abdurrahmanuzun
·
165 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.