Dönemi itibariyle Kral Çıplak diyebilecek tek yazar olan Yakup Kadri Karaosmanoğlundan Bektaşilik adı altında ilahi aşk yolundan sapan müridler Nigarın hikayesinin içinden anlatılıyor. Çocuklarına ana, sevdiğine yar, yaradana kul olamayan Nigarın hikayesini okuyacaksınız. .İncelememi ben bu romanı okurken aklıma gelen Didem MADAK'ın Sevgili Atölyem Şiirinden bir kesitle sonlandırıyorum. "Bir zamanlar kendimi
Bulunmaz Hint kumaşı sanmıştım.
Kaç metredir benim yokluğum?
Benden daha çok var sanmıştım.
Benim yokluğumdan dünyaya
Bir elbise çıkar sanmıştım.
Dünyanın çıplaklığına bakmaya utanmadan
Sonunda ben de alıştım.
Ah...dedim sonra,
Ah!"