Gönderi

Çankaya Tepesi'nde oturduğumuz zamandaydı ve Hintli diplomatlardan birisi evinde akşam yemeği veriyordu. Diplomatik ev yemekleri kokteyllere benzemezler; zamanında bulunmak bir nezaket ve protokol zorunluluğudur. Davetiyenin üzerinde yine Çankaya'da Cinnah Caddesi yazılıydı; Temren ile birlikte beş dakikada gidebileceğimizi düşünüyorduk. Bir türlü bulamadık; trafik polisleri bizi Çankaya'da bir yerden diğerine paketliyordu. Uzun zaman sonra Cinnah'ın, eski Atatürk Bulvarı’nın yarıdan yukarısı olduğunu öğrendik. Sonra bunu Vedat'a anlattığımı hatırlıyorum. Vedat, Kürttü; Ermenileri sever, ancak, Mustafa Kemal Paşa'yı sevmezdi. "Yahu Yalçın" diyordu, gülüyordu, "En önemli caddeye Atatürk adı verilir mi?" diye devam ediyordu; Pakistan ile Türkiye'nin arasının iyi olduğu bir zamanda fırsatını bulmuş, Atatürk Bulvarı'nı ikiye ayırarak bir tarafına Pakistan'ın kurucusu Muhammed Cinnah'ın adını vermişti. Bunu hem anlatıyor hem de seviniyordu.
Sayfa 485 - Vedat DalokayKitabı okudu
·
189 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.