Gönderi

84 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 34 hours
Dün, Agota Kristof ile tanışma kitabım ve anlatımını oldukça sevdiğimi söyleyebilirim. Göçmenlik, mültecilik, fabrikadaki çalışma koşulları gibi kavramlara da vurgu yapmasıyla otobiyografik ögeler barındırdığını söyleyebiliriz. Zira yazar da İsviçre’ye göç etmek durumunda kalıp, orada bir fabrikada çalışmaya başlamış. Eser Tobias isimli bir gencin zorlu hayat mücadelesini anlatarak başlar. Annesi her türlü işte çalışmakta, un ve mısır karşılığı erkeklerle yatmaktadır. Bir gün canına tak eden Tobias annesi ve beraber olduğu adamı bıc@klayarak evden kaçar ve Sandor Lester adıyla kendine yeni bir hayat kurar, bir fabrikada çalışmaya başlar. Yazar olma hayalleri kurarken bir yandan da ilkokul arkadaşı Line’ı unutamaz, hep bir gün onunla yollarının kesişeceğini düşünür ve düşündüğü gibi de Line ile karşılaşır. Sonuna kadar anlatımı çok akıcı, merak uyandırıcı şekilde devam ederken neden böyle bir konuya girmeye gerek duydu yazar dediğim bir konu oldu. Biraz rahatsız edici buldum o kısmı açıkçası onun dışında kitabı oldukça beğendim ve yazardan okuma yapmaya devam edeceğim. 8/10 “Hayatının sonuna kadar işçi kalmak, senin için fark etmez mi?” “Seninle ne fark eder. Sensiz hiçbir şey farketmez bana.” “Beni korkutuyorsun Tobias.” “Sen de beni korkutuyorsun Line.”
Dün
DünAgota Kristof · Yapı Kredi Yayınları · 20191,227 okunma
·
1 plus 1
·
163 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.