Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Ona göre alim demek, Peygamber varisi demekti. İlmin ve alimin kıymetinin bilinmediği, içinden çekilip alındığı toplumlar en büyük musibetleri uğramış, fakirlikler içinde yüzen toplumlardı. Hemen belirtmek gerekir ki, ilim ve alim değerlendirmelerinde üzerinde durduğu konuların başında bilgi çokluğu değildi vurgu yaptığı. Amele dönüşebilecek bilgi. Yani bilgi, amel, ihlas ve feraset. Eski alimleri anlatırken dikkat çektiği hususların başında onların ilim ve faziletleriyle birlikte feraset sahibi olmaları da gelirdi. Feraset sahibi olmayan alimlerin yakın tarihimizde nasıl kullanıldıklarını ve halkı da yanılttıklarını acı misallerle anlatırdı. Onun için genç ilim erbabından istediklerinin başında ilim ve amelle birlikte, feraset sahibi, yani öngörülü olmalarıydı. Onun günümüz alim ve cemaat önderlerini değerlendirirken üzerinde durduğu hususlardan birisi de, sırat-ı müstakim, İslami çizgideki hassasiyetleri ve ilimleri yanında, siyasi şuur, günün meselelerini doğru algılama, yorumlama ve çözüm üretmedeki yaklaşımlarıydı.
Sayfa 115Kitabı okudu
·
85 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.