Bitmesin diye saymaya korktuğun sevdiğim her ne var ise , geçmesin diye çoğu kez zamanı durdurmak isteğim her an.
Bir son varsa o sona yaklaştıkça hızla geçen günlere duyduğum öfke ve aktığı yerde soğuya meydan okusada bir süre sonra buz olup durduğu yerden yere çakılan tüm su taneleri adına yazıyorum bunu.
Direnmek bazen çare olmaz demiştin.
Direnmek çoğu zaman derdin kendisidir diye eklemiştin hatta , direnmek bir baş ağrısıdır demiştin arkada çalan serenade gibi.
Sözsüz çalan her müziğin dokunduğu kulakta, girdiği yüreğe saplanan bir anlamı vardır demiştim ben de sana.
Sözsüz müziklerin içini yaşanmışlıklar doldurur.
Fotoğraf karelerini güzel yapan o anı o kareye hapsetmektir . Çünkü bilirsin bir anı hapsetmek insani olarak elimizden akıp giden en aciz şeydir.
Acizliğimizle Yaşar ve ölürüz.
Geriye içini doldurmaya anca mecal bulduğumuz anlar kalır. O anlar da örselenmeye ve zihnimizden zamanla akmaya mahkumdur. Aslında hayatımız boyunca bir gizi yaşarız.
Bir giz uğruna tüm çabalarımız .
·
422 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.