Gönderi

Oysa artık bir limana sürüklenmek istiyorum. Kök salmak istiyorum. Bir yerde ya da birinin yanında biraz olsun kalabileceğime inanmak istiyorum. En azından kafamın içinde bazı şeylerin akmadan öylece kalabildigi, dışarıda son sürat değişen manzaraya inat, içeride, bazen çok derinde, kaçıp sakinledigim bir bahçe bulmak istiyorum. Zamanın gülünç bir detaya dönüştüğü o bahçede, ağaçların bilgeliğine falan ulaşmak istiyorum. Kayaların, dağların, denizin ne olsa sarsilmayacak gibi görünen bütünlüğüne kavuşmak. Yalnizligin o kadar da yalnız bir şey olmadığı, tek başına da olsan evrendeki her şeyin bir parçası olduğunu önlenemez şekilde hissettiğin, bir ağacın gövdesi neyse, benim de tam olarak o olduğumu, o kadar olduğumu, daha fazlası olmadığımı iyi bildiğim bir bahçe. O bahçeyi bekliyorum hevesle. Bu şeyden inip durmak istiyorum. B noktasını unutmak, A noktasını da unutmak ve indiğim yerde kendimle buluşmak. Bir bahçeye kavuşmayı beklemek ne tuhaf...
Sayfa 79
·
34 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.