Gönderi

.m bir yorumu yanıtladı.
sadece hayatı düşünüyordu – ve gözlerinin önüne kısa bir zaman şeridi, yaşamış olduğu elli yıl seriliyordu. işte oradaydı, tam karşısında – hayat. hayat, diye düşünüyor ama düşüncesi yarım kalıyordu. hayata bir göz atıyordu, çünkü orada olduğunu hissediyordu, gerçek bir şeydi, mahrem bir şeydi, ne çocuklarıyla paylaşıyordu onu ne de kocasıyla. aralarında bir çeşit muamele vardı, kendisi bir taraftaydı, hayat öteki tarafta ve mrs. ramsay hep hayatın üstesinden gelmeye çalışıyordu, hayat da onun; bazen de (tek başına otururken) pazarlık ediyorlardı; yaşanan muhteşem barışma sahnelerini hatırlıyordu; ancak çoğu zaman, tuhaftı ama, itiraf etmesi gerekirdi ki, hayat dediği bu şeyin korkunç, saldırgan, eline fırsat verdiğinizde üstünüze çullanmaya hazır olduğunu hissediyordu.
Sayfa 68
·
50 views
.m okurunun profil resmi
Featured Comment
bir kısım vardı, mr ramsay'ın onu karamsarlıkla suclayıp kendi hâline ragmen umutlu ve hayata karsı olumlu olması mrs ramsay'ı bu karamsar düsüncelerinden uzak tuttugundan bahsediyordu sanırım, bulamadım orayı yine de aklımda bulunsun
.m okurunun profil resmi
camus'nun uyumsuz insanı aklıma geliyor mrs ramsay'ın düsüncelerini okudugumda ama uyumsuz insan kendi dünyasında bunları yasarken mrs ramsay ise kocasının gölgesi altında saklanmayı tercih ediyor ve bir nevi kacınıyor bircok seyden
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.