Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

626 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
4,5/5 ️️️️ eveeet jane eyre, altı günün sonunda nihayet bittin :’) objektif olarak bakacak olursam kitabı kesinlikle 5/5 olarak yorumlardım, ve bir klasik kitap okumanın aydınlanmasını bu kitap ile de yaşıyorum. ama daha kişisel bir ölçüde 4,5/5 verdim, şimdi bu sebeplere değineceğim harika bir roman. başından sona, hem ingiliz kültürünü, hem victoria dönemini çok güzel yansıtan, hem de döneminin sınıf ayrımını çok güzel günümüz okuyucusuna gösteren bir eser. 20. yüzyıl öncesi çoğu romanda olduğu gibi her şey sosyal statüye göre ilerliyor, karakterlerin hikayedeki yeri buna göre belirleniyor. ama bugüne dek okuduğum tüm klasikler arasında jane eyre, bu sosyal statünün en altında olan, küçük emrahtan hallice bir karakterdi uzun süre sonra bir kitap okurken duygulandım, gözlerim doldu ve hatta neredeyse ağladım. başlarken ne bekliyordum bilmiyorum ama bulduğum çok farklı bir şeydi. bir kadının başından sona dolu dolu bir hayat öyküsünü okuyacağım diye beklerken aslında hikaye belirli karakterler etrafında döndü. şimdi daha kişisel yorumlar yapmam gerekirse;;; rochester, ALLAH BELANI VERSİN???? sen git bir kadınla evlen. sonra onun hem fiziksel hem kişilik özelliklerini İKİ SAYFA BETİMLE, daha sonra onu ÇATI KATINA HAPSET ???????????????????????? evinde çalışan kendi halinde bir gariban mürebbiyeye, SENDEN 20 YAŞ KÜÇÜK BU ARADA göz koy, yine SAYFALARCA kendisini öv, sonra düğün günü “öööff tmm bee aslında evliyim ben hadi yallah” çek. SENİN SORUNUN NE RUH HASTASI zavallı janeciğimin bu olay sonrası girdiği şok durumu beni çok yaraladı. ben de onunla birlikte o odaya kapandım ve yas tuttum. sonraki kibarlığı ise bana sinir krizi geçirttirdi. bir edebiyatçı gözü ile bakınca dönemin şartları gereği 18 yaşında bir genç kızın nasıl olması gerektiğini, tecrübesizliğinin ne kadar vurucu olacağını çok iyi anlayabiliyorum. ama daha dar çerçeveden bir feminist olarak bakınca jane eyre’nin davranışlarını çözümleyemiyorum. hayatımda okuduğum en iyi oluşturulmuş, tutarlı karakterlerden biriydi ama fazla alçakgönüllülüğü beni gerçekten delirtti. ölüm döşeğinde, vicdansız mrs reeds’i affetmek belki de gerçekten erdemlilik gerektirir ve ben bundan eksiğimdir. ama bu kadar da olmaz be kızım jane eyre’nin rochester’a beslediği sevginin de, hayatında hiç olmayan erkek rolünü doldurması için duyduğu arzu, tam anlamıyla tarihin ilk daddy issuesu olmasını görmezden gelemeyeceğim. hadi benim canım, zavallı janeciğim böyle bir teşebbüste bulundu, şeytanın yeryüzüne inip iki muhabbet etmiş olma ihtimali yüksek adam, şahsiyetsiz rochester, SEN NEDEN kitabın finali beni benden aldı. sonra da yere fırlattı. biz tüm bu yolu gerçekten sapık, kör, sakat, ve tüm bunları daha önce işlediği günahlardan ötürü feedback olarak almış bir adam ile evlenebilmek için mi geçtik?!?!? bu kadar adı anılan bir klasik olduğuna göre, dönemine göre farklı bir yanı olacak, jane evlenmeden kendi ayakları üzerinde duran bir kadın olacak herhalde diye bekledim. anlıyorum bu kitap bir 19. yüzyıl klasiği ve çok şey beklememeliyim, ama bu bazı şeyler çok rahatsız etti. kendi dönemine göre bile bazı çok gelenekselci temalar ve aşırı derecede dinsel ögeler içeriyordu. ki charlotte bronte’nin hayatına bakınca buna şaşırmadım ve kendi etkilerini kitapta gördüm neyse sonuç olarak tüm bu uyuşmazlıklarımıza rağmen çok kaliteliydi. bir kez daha, aydınlandım
Jane Eyre
Jane EyreCharlotte Brontë · Can Yayınları · 202031,1bin okunma
61 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.