Gönderi

88 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 saatte okudu
Kızıl Veba - Jack London
Eğer Covid 19 Pandemisini yaşayanlardansanız, içerdiği hikâyenin size çok tanıdık gelebileceği bir kitap önerebilirim. Diyelim ki 2013 yılında yaşıyorsunuz. Ama internetin olmadığı bir dünyada. Hala posta hizmetlerinin kullanıldığı fakat yine de modern bir dünyada yaşadığınızı düşleyin. Sonra da hayatınızın bir virüsün sebep olduğu hastalıktan dolayı sadece bir gecede alt üst olduğunu düşünün. Şimdi tanıdık geldi mi? Jack London 1900’lü yıllardan dünyayı ara ara yoklayan salgın hastalık tehlikesini görmüş olacak ki, başlı başına bu konuyu ve sonrasında olabilecekleri işlediği bir kitap yazmış: Kızıl Veba. Kitap, uygarlıkta ve teknolojide gelişimden gelişime koşan insanoğlunun sadece günler içinde nasıl darmadağın olduğunu gayet başarılı anlatmış. En çok güvendiğimiz medeniyetimizin ve imkanlarımızın küçücük bir virüs karşısında nasıl çaresiz kaldığını okurken, London’ın öngörülerinde ki isabetleri de şaşkınlıkla keşfediyoruz. London’un bu öngörülerini 21. yüzyılda dünya nüfusunun milyarlarca olacağı, medeniyetlerdeki ilerleme ve kapitalist sistemin yükselişi gibi başlıklarda toplamak mümkün. Fakat bana göre kitabın can alıcı kısmı kıyamet sonrası senaryosunun ne kadar gerçekçi olduğuydu. Kitapla ilgili okuduğum bir yorumda denildiği gibi, London’a göre içgüdülerimiz bizi yaşatırken, cehaletimiz öldürecek.  Kıyamet sonrası apokaliptik edebiyatın en güçlü örneklerinden biri olan Kızıl Veba’da, her türlü sıfatın, eğitimin, variyetin, kuralın sıfırlandığı bir dünyada hayatta kalanların yaşam mücadelesi ve yeni dünya düzenine uyum çabası anlatılıyor.  Sanki London modern zamanlarda yaşanacak olan kültürel yozlaşmayı da görmüş gibi, kendilerinden önceki kuşağı alaya alan bozuk konuşma şekilleri ve tavırlarıyla, yeni dünyaya evrimsel değişimle uyum sağlamış yeni bir nesli bile anlatıyor.  Herkesin sıfır noktasından yeniden başladığı bu yeni hayatta, ilkelliğe teslim olmuş insanların, bir anda yıkılan medeniyeti tekrar inşa etme umudunu koruyor olması da güzel bir detaydı.  O bilindik London tarzı olan üst düzey tasvir ve ifadelerle bezeli hikaye, apokaliptik tavrıyla bile bir solukta okunacak kadar sürükleyici. Doğa karşısındaki çaresizliğimiz ve zayıflığımızı tekrar tekrar yüzümüze vuran yazar, gelişimimizde geldiğimiz noktaya çok da bel bağlamamamız gerektiğini izah ediyor. Kitap kurtlarının pas geçmemesi gerektiğini düşündüğüm bu hikayeden herkes payına düşeni almalı.  İYİ Kİ KİTAPLAR VAR!
Kızıl Veba
Kızıl VebaJack London · Koridor Yayıncılık · 032,9bin okunma
·
102 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.