"Tanrım, bana degiştiremeyeceğim şeyleri kabullenmek için kuvvet, degiştirebileceğim şeyler için cesaret ve bu ikisini birbirinden ayırmak için akıl ver."
"İnsanlar, dostlar ve düşmanlar şeklinde değil, güçlüler ve zayıflar şeklinde ikiye ayrılır.
Güçlüler galip gelince tevazuu elden bırakmaz.
Zayıflarsa galip geldiklerinde bir araya gelip yenilginin geçici olduğunu akıllarına getirmeden, kaybedenlere saldırır. Kaybedenlerden en savunmasız görünenleri gözlerine kestirirler.
Kendini böyle bir durumda bulursan kurbanın yerinde olmayı isteyip istemeyeceğini kendine sor.
Vereceğin cevap "evet" ise ömrünün kalanı boyunca bu yükü üstünden atamazsın ..."
"Silahların en kuvvetlisi, insanı yaralayan mızrak ya da surları parçalayan top değildir. Silahların en korkuncu sözdür; insanın yaşamını tek damla kan akıtmadan mahveder ve açtığı yaralar asla kabuk tutmaz."
Endişe, insanla birlikte doğar. Ona asla hükmedemeyeceğimize göre onunla birlikte yaşamayı öğrenmeliyiz; tıpkı insanoğlunun fırtınalarla birlikte yaşamayı öğrendi-
ği gibi ...
"Kibir, sözcükleri bulandırır; çünkü zekanın yalnızca birkaç seçilmiş kişiye mahsus olduğunu düşünür. Zarafet ise karmaşık düşünceleri, herkesin anlayabileceği hale getirir."
"İnsan kendini sevip saydıkça başkaları tarafından da sevilip sayılır. Asla herkesin birden gönlünü hoş tutmaya çalışma, yoksa herkesin saygısını kaybedersin."