Gönderi

"Onların sözünü körü körüne dinledim," dedi bana, "çünkü erkeklerin dalavereleri konusunda çok şey bildiklerine inandırmışlardı beni." Kadınların hemen hepsinin çocukluklarında geçirdikleri kazalarda bekâretlerini kaybettiklerini yeminle söylemişlerdi ona. En zor kocaların bile, gerçeği kimse bilmediği sürece, ne söylense kabullendiklerinde ısrar etmişlerdi. Kısacası, erkeklerin büyük bir çoğunluğunun zifaf odasına öylesine büyük bir korku içinde girdiklerine, kadının yardımı olmadan hiçbir şey beceremediklerine, gerçeklerle yüzleşme vakti geldiğinde de ne yapacaklarını bilemediklerine onu inandırmışlardı. "Onların inandıkları tek şey, çarşaflarda gördükleridir," demişlerdi ona. Böylelikle kızlığını yitirmiş gibi görünsün, zifaf gecesinin sabahında iffetinin izini taşıyan pamuklu çarşafını evinin avlusunda güneşe asabilsin diye ona birtakım kocakarı hileleri öğretmişlerdi."
·
40 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.