Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

"1. Dünya Savaşı'nda içinde olduğumuz grubun mağlup olması yüzünden uğramamız gereken cezayı Suriye ve Irak gibi geniş memleketimizin yönetimi ve geleceğinin belirlenmesi hakkını o memleketler halkına bırakmak suretiyle hâkimiyet hakkımızdan vazgeçerek çekmiş bulunuyoruz. Bu araziyi bizden almak için yönetimimize yüklenilenlerin tamamı asılsızdır. Çünkü bugün işgal altında bulunan bu memleketlerdeki halkın, medeni olduğu öne sürülen yönetimlere karşı isyan etmekte olmaları, bütün kalp ve vicdanları ile tekrar bizim yönetimimizde bulunmak arzusunu göstermeleri, bizim kötü yönetimimiz hakkında söylenilen, duyurulan konuların ne dereceye kadar gerçekten uzak olduğunu tamamen ispat eder… Hükümetimizin ve milletimizin Hristiyan unsurlara karşı adaletli bir şekilde hareket etmemiz, geleneklerimiz ve dinimiz gereklerindendir… Gerçekten Hristiyanlara adaletli davranıldığına en büyük delil, memleketimizin her noktasında, en ufak köyünde bile Hristiyan unsurların Müslümanlardan fazla huzur, refah ve servete sahip olmalarıdır… Bütün dünya bilmelidir ki, sakin ve bağlı halk daima korunmuştur ve daima korunacaktır. Hristiyan unsurlardan olanların İslam vatandaşlarından bir farkı yoktur. Yunanlıların bizim yönetimimiz aleyhinde yayınlamaya devam ettikleri iddialar yazık ki bazı yerlerde kabul görüyor. Fakat sormak gerekir ki: Onların gösterdikleri medeniyet eserleri nelerdir? Yunanlıların medeniyeti zulme uğramış insanların kanına, malına, canına, ırzına tecavüz ve masum kadın ve çocukları katletmektir. İtilaf Devletleri'nin gözleri önünde cereyan eden bu kötülükler gerçekten Yunanlıların Anadolu'ya getirmek istedikleri medeniyetin iğrenç eserleridir. Kuşkusuz, haklarımızı elde edinceye kadar silahımızı elden bırakamayız. Fakat, bundan bizim aşırı harp taraftarı olduğumuz sanılmasın. Böyle bir anlayış kadar büyük haksızlık olamaz. Biz tersine barış yapmak istiyoruz. Barış yoluyla haklarımızı elde etmek için her yola başvurduk. Bu konuda hiçbir kusur etmedik… Türkiye Büyük Millet Meclisi ve onun Hükümeti, uşak yerine konulmayı kabul edemez. Her medeni millet ve hükümet gibi varlığının, hürriyet ve istiklalinin tanınması talebinde kesinlikle ısrarlıdır. Ve bütün davası da bundan ibarettir!"
Sayfa 343 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
·
64 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.