"Herhangi birinize ölüm gelip de: «-Rabbim! Beni yakın bir süreye kadar geciktirsen de SADAKA VERSEM ve
SALİHLERDEN OLSAM!» demeden önce, size verdiğimiz
rızıktan infak edin." ( 63/Munafikün, 10.
Ömrünü ziyan edenlerin feryatlarını ve mazeretlerinin
geri çevrilişini canlandıran şu ayet-i kertme de, ne kadar
ibretlidir:
"Onlar orada imdad istemek için: «-Ey Yüce Rabbimiz! Ne olur, bizi buradan çıkarıp dünyaya geri gönder
de, daha önce yaptıklarımızdan başka, salih ameller yapalım!» diye feryad ederler. Allah Teala onlara şöyle buyurur: «-Biz size, düşünüp ibret alacak ve hakikati görecek kimsenin düşünebileceği kadar bir ömür vermedik mi? Hem size peygamber de gelip ikaz etti. Öyleyse tadın
azabı! Zalimlerin hiçbir yardımcısı yoktur!" ( 35/Fatır, 37.)
Hayattaki bütün nimetlerde olduğu gibi zaman israfının ana sebebi de , ölümü layıkıyla idrak edememek veya bu müthiş hakikati kendimizden uzak görmek gafletidir . Halbuki hadis-i şerifte: "Bütün zevkleri kökünden yok eden ölümü çokça hatırlayınız!" buyrulur.
Bu ikaz-ı nebeviye rağmen devam eden lakaydiliklerin, günün birinde acı bir azap faslı olacağı muhakkaktır.