“Tanrı’nın adil olduğunu biliyor, ama şu an bu adaleti göremiyor; bu hayatın kısa olduğunu biliyor, ama ölüm dayanılmaz derecede uzakta. Gelecekte başka bir hayat olduğunu biliyor, ama bu hayatın ıstırabı zihnini öyle işgal etmiş ki ilerideki o müthiş huzuru kavrayamıyor. Fırtınada başını öne eğip doğru bildiği şeye körü körüne, umutsuzca tutuyor. Gemisi kazaya uğramış kör, sağır ve şaşkın bir halde bir sala tutulmuş denizci gibi dalgaların üzerinden geçip gittiğini hissediyor, ama bir kurtuluş yolu göremiyor. Saldan başka umudu olmadığını biliyor, hayat ve bilinç henüz yok olmamışken, bütün enerjisini ona tutunmaya harcıyor.”