Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Çünkü çalınan kızın erkek kardeşi olan prens o gece kalbinde bir korku ile uyanmis Kız kardeşinin yatağında olmadığını ve tüm hizmetkarlarının büyülenmiş gibi uyuduklarını görünce hemen ahıra gitmiş. Av silahlarını almış ve hemen atına binerek tek başına ama korkusuz bir şekilde cehennem tazılarının ürkürücü ulumalarını takip ederek ormana gitmiş. Atını daha önce hiç sürmediği kadar hızlı sürmüş, ağaçların arasındaki yoldan neredeyse uçarak geçmiş sünkü eğer güneş kız kardeşi, Erlking'in patosuna kapatıldıktan sonra doğaria, onun perdenin diğer tarafında kalacağını ve kızı sonsuza kadar kaybedeceğini biliyormuş Giderek yaklaştığını anlamış. Aydınlanmaya başlayan kış semasının altında öne çıkan ağaç dallarının üzerinden Karanlıklar Şatosu kulelerini görmüş. Bataklık çamurunu andıran kale hendeğinin dışında bir açıklığa çıkmış. Asma köprü aşağıdaymış. Önünde, Perchtanın prensesi atına bindirdiğini, kale kapınna doğru sürdüğünü görmüş. Prens ona zamanında yetişemeyeceğini anlamış. Bu yüzden yayını hazırlamış. Bir ok yerleştirmiş ve okunun hedefi bulman için onu duyan her tanrıya yalvarmış. Ve oku fırlatmış. Ok bendeklerin üzerinden, sanki okçuluk ve savaş tanrısı Tyrr in eliyle koyulmuş gibi ilerlemiş, Perchta'nın sırtından girip doğrudan kalbine saplanmış. Perchta atından kayarak düşmüş. Erlking hemen atından inerek sevgilisini yere düşmeden tutmuş. Aşığının gözlerinin ışığı solmaya başlayınca, başını kaldırmış ve kalesine giren, ümitsizce kia kardeşine ulaşmaya çalışan prensi görmüş. Erlking öfkeden deliye dönmüş. O anda, bir karar vermiş. Bugüne kadar peşini bırakmayan bir karar. Avcı sevgilisinin hayatını kurtarabilir miydi, bunu söylemek mümkün de gilmiş. Yine de onu şatosuna taşıyabilirmiş. Karanlık yaratıkların, bir yaşamı perdeyle sınırlandırmanın, kapıların ötesinden Verloren'e doğru geçmelerine engel olmanın sınırsız yöntemlerini bildikleri söylenir. Belki de Perchtayı yanında tutabilirmiş. Ama başka bir yol seçmiş. Perchtayı o köprüde ölüme terk eden Erlking ayağa kalkmış ve terk edilmiş atın üzerinden prensesi almış. Sadağından altın uçlu bir ok çıkarmışve sımsıkı tutarak çocuğun üzerinde doğrulmuş. Aslında bu yalnızca büyük avcıyı vuran prense karşı yapılan acımasız bir intikam gösterisiymiş. Erlking'in ne yapmak üzere olduğunu gören prens, ona doğru koşup kız kardeşine yetişmeye çalışmış. Ancak tazılar tarafından engellenmiş. Dişleri. Pençeleri. Alev alev gözleri Prensin etrafını sarıp onu kapmaya, ısırmaya, etini koparmaya başlamışlar Prens bağırmış, onlarla mücadele edememiş. Artık tamamen ayılan prenses, kar deşinin ismini haykırmış ve kraldan kurtulmaya çalışarak ona ulaşmak istemiş Artık çok geçmiş. Gökyüzü ilk sabah ışıklarıyla alev aldığı sırada kral oku kızın tenine saplamış
·
28 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.